2015'e kadar dünyanın en büyük ilaç pazarlarından biri olacağı açıklanan Türkiye'de ilaç şirketleri zararına satış yaptıklarını söyleseler de son 12 ayda birçok yabancı dev pazara girdi. Türkiye'ye yatırım yapan şirketler arasında ABD'den Fransa'ya, İtalya'dan Japonya'ya kadar pek çok firma var. ABD'li dünya devi Amgen, geçen yıl Mustafa Nevzat İlaç şirketinin yüzde 95.6'sını 700 milyon dolara satın aldı. Illinois merkezli Baxter, yeni bir ilaç türünün üretimi için Türkiye'de 170-180 milyon dolarlık yapacağını açıkladı. Asya'nın en önemli ilaç şirketlerinden Japon Otsuka, Abdi İbrahim İlaç şirketiyle Türkiye'ye geldi. İtalyan Kedrion, İstanbul merkezli Betaphar ile plazma türevi ilaç üretimi ve dağıtımı üzerine ortaklık kurdu. Bir başka İtalyan Angelini Group, Santa Farma'nın patronu Erol ve Süleyman Kiresepi'nin firması Çınay Kimya'nın tamamını devraldı.
Fransız Sanofi, grubun jenerik ilaç bölümü Zentiva'nın üretim yaptığı Lüleburgaz tesislerini dünyanın antibiyotik merkezi haline getirmek için kolları sıvadı. Körfez'in en önemli yatırım fonlarından National Bank of Kuwait da Dem İlaç'a ortak oldu.
İlaç patronlarının serveti büyüyor
İlaç firmaları zarar ettiklerini açıklasalar da patronların serveti katlanıyor. Forbes'un açıkladığı zenginler listesi Türk ilaç patronlarının yükselişini de gösteriyor. Geçen yıl 300 milyon dolar serveti olan Abdi İbrahim İlaç'ın patronu Nezih Barut'un serveti bir yılda 3.5 kat arttı. Bu yıl ilk kez milyarderler listesine 36'ncı sıradan giren Barut'un serveti 1.1 milyar dolar. Barut'un kızkardeşi Nesrin Esirtgen de zenginler listesiyle ilk kez bu yıl tanıştı. Esirtgen, 700 milyon dolarla Türkiye'nin 59'uncu zengini. Nobel İlaç'ın tepe şirketi Ülkar Holding'in patronu Hasan Ulusoy'da 450 milyon dolarla listeye 100'üncü sıradan girdi.
Her indirimde copy-paste
İlaç şirketlerinin 2004'ten bu yana aynı söylemi kullanması da dikkat çekiyor. 9 yıl önce iskonto oranları nedeniyle sektörün geleceğini göremediğini ifade eden firmalar, 2004'ten bu yana cirolarını ikiye katladı. Bu süreçte 4.4 milyar lira olan ilaç harcamaları, 2010'da 16 milyar, 2012'de ise 18 milyar liraya yükseldi. Toplam eczane sayısı da 14 binden 23 bine çıktı.
İndirimle 11 milyar liralık tasarruf
Sosyal güvenlikte yapılan atılımlar ilaca ulaşımı kolaylaştırırken, devlet iskonto indiriminden 11 milyar lira tasarruf etti. Türkiye'de yıllarca kârlarına kâr katan ilaç firmaları iskontodan yumuşatılması için yoğun bir lobi faaliyeti yürütüyor. Kriz nedeniyle Yunanistan başta olmak üzere bazı Avrupa ülkeleri de ilaç fiyatlarını düşürünce kârlarının iyice azaldığını belirten firmalar, iflasın eşiğine geldiklerini belirtiyor. Eczanelerde kanser ve kalp hastalıklarının da olduğu yaklaşık 300 ilacın satılmadığı ifade edilirken, SGK "karaborsa" iddialarını yalanladı.
Karaborsa yalanı
SGK, kanser, tiroit ve kalp hastalıkları ilaçlarının karaborsadan teminini gerektirecek bir durum olmadığını açıkladı. Kurum, ilaçların tamamının Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsatlandırıldığını ve bedeli ödenen ilaçlar listesinde yer aldığını belirtti. Bahse konu ilaç listesinde yer aldığı halde ruhsat ya da geri ödeme sürecinde talebi bekleyen ilaç bulunmadığı da bildirildi. İlaç fiyatlarının belirlenmesinde Sağlık Bakanlığı'nın Avrupa ülkelerini referans aldığına da vurgu yapıldı.
KERİM ÜLKER / HAZAL ATEŞ