İTALYA ilginç bir genel seçim dönemi geçirdi. En çok oyu, Pier Luigi Bersani'nin liderliğindeki Demokratik Parti aldı ama üç kez başbakanlık yapan, ülkeyi on yıl idare eden, icraatı ve özel hayatındaki skandallar nedeniyle sürekli eleştirilen, hakkında davalar açılan, protestomitingleri düzenlenen, eski uvertür şarkıcısı, işadamı Silvio Berlusconi de rakibine çok yakın bir oy potansiyeli elde etti. Aslında iki partinin de oyları, keskin bir düşüş grafiği çizdi. Bersani'nin partisi yüzde 29.5 oranında oy topladı. Oysa geçen seçimlerde yüzde 37.5 oy almıştı. Berlusconi'nin Özgür Halk Partisi de önceki seçimlerde aldığı yüzde 46.8'lik oy oranını yüzde 29.1'e düşürdü. Yine de birinci olan partiden farkı, sadece 130 bin oy oldu.Peki, iki partinin toplam 25 puanlık oy kaybı, kimin kazancı oldu? Bu kazanç, Avrupa Birliği liderlerinin ve Vatikan'ın desteklediği önceki başbakan, ömür boyu senatör, ekonomi uzmanı Mario Monti'nin değildi. Bir komedyenindi. Beppe Grillo, Beş Yıldız Hareketi adını verdiği partisiyle ilk kez seçime girdi ve İtalyanların yüzde 25.5'inin oyunu alarak üçüncü parti oluverdi. Monti'yi bile geride bıraktı. Yaklaşık 9 milyon seçmen oyunu Grillo'dan yana kullandı. İtalya'yı içine düştüğü ekonomik krizden kurtarması için başbakan yapılan Monti, umutları boşa çıktı, bir buçuk ay önce alelacele kurduğu Vatandaş Tercihi Partisi, yüzde 10.5'lik bir oy oranında kalmaktan kurtulamadı.
ESPRİLİ VE HAZIRCEVAP
Hiçbir parti tek başına hükümet kuracak oyu alamadı. Hükümetin kurulması, partiler arasında oluşturulacak ittifaklara bağlı. Biz kurulacak hükümetle ilgilenmiyoruz. Biz, iki yıl önce kurulan, ilk kez seçimlere giren, her dört seçmenden birinin oyunu alan Beppe Grillo'nun başarısından söz edeceğiz. Evli ve altı çocuk babası olan Grillo, 1948 doğumlu. 2010 yılında siyasete atıldı. Kurmuş olduğu Beş Yıldız Hareketi, ülkedeki siyasi çıkmazlara bir başkaldırı niteliğinde. Komedyen, aktör, blog gibi yazarı kimliklerine politikacılığı da ekleyen Grillo'nun asıl mesleği muhasebecilik. Ama hiç muhasebeci olmamış. Tesadüfen katıldığı bir söyleşideki güzel konuşması, hazırcevaplılığı, yerinde
esprileri televizyoncuların ilgisini çekince Grillo kendini televizyon stüdyolarında bulmuş. "Secondo Voi (Size Göre)", "Luna Park" ve "Fantastico" gibi programlara çıkmış. 1980'lerde ABD ve Brezilya'ya yaptığı gezilerde edindiği izlenimler, bu ülkelerin yaşam biçimleri, kültürleri ve güzellikleri üzerine yaptığı sohbetler, milyonları televizyon ekranı karşısına çekmiş. Orta yaş seçmen kitlesi kendisini, "Grillometer" (Grillo Ölçer) komedi programıyla tanıyor. Hele 1986'da bir yoğurt markasının reklamında oynaması ve reklamın ödül kazanması, kendisinin şöhret basamaklarını ikişer ikişer atlamasını sağlamış.
REYTİNG REKORTMENİ
Grillo, 1980'lerin sonlarına doğru siyasi sataşmalara da başladı. Dönemin başbakanı Sosyalist Parti lideri Bettino Craxi'yi yerden yere vurdu. Craxi'nin resmi Çin ziyareti sırasında ortaya attığı bir soru, İtalya'yı karıştırdı: "Adama sormazlar mı, Çinlilerin hepsi sosyalistse kimden çalıyorlar?" Bu iki ucu açık iğnelemenin Çinliler için mi yoksa İtalya Sosyalist Partisi için mi söylendiği uzun süre tartışma konusu oldu. Grillo'nun devlet televizyonlarına çıkması hemen yasaklandı. Ancak aradan çok geçmedi ki Temiz Eller (Mani Pulite) hareketi sırasında Craxi'nin yolsuzlukları ortaya çıkarıldı. Pek çok suçtan hapse gireceği kesin olan Craxi, Tunus'a kaçtı ve orada öldü. Bu olay Grillo'nun elini güçlendirmişti. Ama yine de gizli eller, onun televizyonlara çıkmasını engelliyordu. Halka göre bunun altında, Grillo'nun yeni suçlamalarda bulunacağı korkusu yatıyordu. 1993'te İtalyan devlet televizyonu RAI, Grillo'yu bir programa konuk etme cesaretini gösterdi. Programını 16 milyon kişi izledi. Bu, RAI'nin tarihinde bir rekordu. Kimseye bulaşmadı ama bir kez daha, açıklanmamış bir televizyon yasağıyla maruz kalmaktan kurtulamadı.
TEKNOLOJİYİ İYİ KULLANIYOR
2000'lerin ortalarında Grillo'yu, siyasi kampanyaların mimarı olarak görüyoruz. 2007'de Bologna ve Torino kentlerinde düzenlediği V-Day Kutlamaları'na iki milyon kişi toplamayı başardı. Burada V'nin zaferle (victory) bir ilgisi yoktu. V, (yazamayacağımız) İtalyanca bir kelimenin baş harfiydi. Görkemli gösterilerinde yaptığı konuşmada iki düzine kadar İtalyan politikacıyı, vergi kaçırmak, yolsuzluk, hatta cinayete azmettirmekle suçladı. Grillo, taraftarlarını bu kişilerin İtalyan Parlamentosu'ndan temizlenmesi için bir dilekçe imzalamaya da teşvik etti. Sosyal paylaşım sitelerinin ortaya çıktığı yıllarda Grillo, bu teknolojik imkanlardan faydalanmayı iyi bildi ve ilk blog yazarlarından biri oldu. İnterneti artık siyasi bir araç olarak kullanabilirdi. Kısa zamanda kendisinin milyonlarca takipçisi oldu (bugün en çok okunan on blog yazarından biridir. İngiliz The Guardian gazetesi tarafından da dünyanın en güçlü blogger'ı ilan edildi). Grillo, yolsuzlukların ve finansal skandalların başlıca savaşçısıydı. 2005'te bankacılık skandalı nedeniyle Merkez Bankası Başkanı Antonio Fazio'yu istifaya çağıran tam sayfa bir ilan verdi. La Repubblica'da çıkan ilan, ülkede büyük yankı yarattı. Amerikan Time dergisi de Grillo'yu, "Avrupa'nın en büyük kahramanı" seçti.
CESUR ÇIKIŞLARIN ADAMI
Grillo daha sonraki yıllarda da tam sayfa ilanlar vermek istedi. Ama bu kez hiçbir İtalyan gazetesi ilanını yayınlamaya yanaşmadı. O da, Amerikan gazetesi International Herald Tribune'e ilan verdi. İlanında, mahkemelerce suçlanan İtalyan parlamenterlerin, halkı temsil etme yetkisinin ellerinden alınması gerektiğini vurguluyordu. Grillo, Avrupa'nın suç oranı en yüksek kenti olan Napoli'nin Scampia bölgesinin bile İtalyan parlamentosundan daha düşük suç oranına sahip olduğunu söylüyordu. 2007'de Grillo'nun Brüksel'de, Avrupa Parlamentosu üyelerine bir konuşma yapmasına bile izin verildi. Grillo'nun cesur çıkışları, geçen yıl aralık ayında yeni bir oluşumun ortaya çıkmasına neden oldu. Değerler İtalya'sı, Portakal Hareketi, Sol Federasyon, Yeşiller Grubu, bir araya geldi ve yeni bir koalisyon kuruldu. Başına da ünlü savcılardan Antonio Ingroia ile Napoli Belediye Başkanı Luigi de Magistris geçti. Koalisyonun, Grillo'ya desteği ve partisine katılma girişimi, komedyenden itibar görmedi. "Kapımız size açık" diyen koalisyon yetkililerine Grillo, kendine özgü cevabını yapıştırmakta tereddüt etmedi: "Kapıyı dışarıdan kapatın".
Ferrari'li yolsuzluk savaşçısı
Grillo hep başkalarını eleştirecek değil ya, zaman zaman kendisi de eleştiri oklarına hedef oldu. 1980'de sebep olduğu bir trafik kazasında üç kişinin ölümüne neden olmakla
suçlandı. 2003'te, 94 yaşındaki bir kadına "yaşlı fahişe" dediği için hakkında karalama davası açıldı. Televizyon programlarında, suçladığı kişi ve şirketlerin adını söylemekte tereddüt etmediği için zamanının büyük bölümünü mahkemelerde geçirdi. Süt ürünleri şirketi Parmalat'ın dünyaca ünlü iflas davasında tanık olarak dinlendi. Hakimin, "Şirketle ilgili bilgileri nasıl ele geçirdiniz?" sorusuna, "Peynirdeki delik o kadar büyük ki herkes görebilir" cevabını vermesi uzun süre espri konusu oldu. Grillo, sadece sahibi olduğu bir Ferrari otomobilin ve yatının ekolojik görüşlerine ters düştüğü eleştirilerini kabul etti. Bunların bir heves olduğunu, ikisini de kısa sürede sattığını söyledi.
ALEV RİGEL