7 Nisan 1997 günü BÇG'nin "İrticai Faaliyet" konulu toplantısına katılan komutanlara yönelik Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen 28 Şubat soruşturmasında, 12'nci gözaltı dalgası dün geldi. Adı, 4 Şubat 1997'de Sincan'da tankların yürütülmesiyle anılan emekli Org. Erdal Ceylanoğlu, olayı 'hükümeti devirmek adına askeri bir müdahalenin geldiğinin göstergesi' olarak yorumlanmıştı. Savcı Mustafa Bilgili'nin, "Tankların yürütülmesinden sonra Başbakan, Başbakan yardımcısı ve birçok bakanın bu olayı askeri müdahalenin habercisi olarak değerlendirdikleri anlaşılmaktadır. Tankların yürütülmesi toplumun büyük kesimi tarafından da hükümete karşı bir eylem olarak algılanmıştır. Tankların yürütülmesi konusunda emir ve talimat aldınız mı? Tankları neden her zamanki güzergahı dışında şehirde yürüttünüz? Bu bir BÇG faaliyeti midir?" sorusunu yönelttiği öğrenildi. Ceylanoğlu'nun ifadesinde özetle şunları söylediği öğrenildi: "Ben o tarihlerde izinliydim. Olayı basından duyunca birliğe geldim. Ben tankların yürütülmesi konusunda hiçbir emir ve talimat vermedim. Tanklar yürüdükten sonra geri gelmesi için Doğu Paşa emir verdi. 'Tankları güzergah değiştirmeden yürütün' dedi. Yol güzergahını Etimesgut şehir merkezi olması emrini cep telefonuyla verdi. Emir üzerine 15.30'da Akıncılardan dönüşe başlandı. 17.00'de tümene vardı. Tankların yürütülmesi hükümete yönelik hareket değildir." Eski Kara Kuvvetleri Komutanı Ceylanoğlu'nun avukatı Erol Aras ise karar sonrasında adliye önünde gazetecilere şunları söyledi: "Sorguda sadece 15'ten fazla gazetenin manşeti gösterildi. O tarihteki gazete manşetlerinden başka bir şey söylenmedi. Emri veren kişilerin isimleri çok net belliydi. İtiraz edeceğiz."
Dönemin Genelkurmay Eğitim ve Teşkilat Daire Başkanlığı görevini yürüten emekli Org. Aslan Güner'in 1997'de Genelkurmay Karargahı'ndaki toplantıya katıldığı için ifadeye çağrıldığı öğrenildi. Cumhurbaşkanı Gül'ü KKTC dönüşü protokolde karşılayan Güner, Hayrünnisa Gül'ün elini sıkmamak için protokolü terk etmesiyle gündeme gelmişti. Genelkurmay 2. Başkanı olan Güner'in, 2007'de "PKK'lıları dinleyeceğiz" gerekçesiyle iki bin kişiyi yasadışı dinlettiği de iddia edilmişti.
"Postmodern darbe" olarak da adlandırılan ve üzerinden 16 yıl geçen 28 Şubat dönemine ilişkin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamenin tamamlanmak üzere olduğu belirtildi. Ankara Barosu'na kayıtlı avukat Yunus Akyol'un 2011'in Nisan'ında yaptığı suç duyurusunda 1995 genel seçimlerinde birinci parti olan Refah Partisi ile ikinci olan Doğru Yol Partisi'nin koalisyon yaparak kurdukları 54. Hükümet'in "28 Şubat 1997'de yapılan darbeyle görevden uzaklaştırıldığı" ifade edildi. Sonuncusu dün yapılan 28 Şubat operasyonları 12 Nisan 2012'de başladı. Toplam 12 dalga halindeki operasyonlarda, Genelkurmay 2. Başkanı emekli Orgeneral Çevik Bir, emekli orgeneraller Teoman Koman, Çetin Doğan ve Şükrü Sarıışık ile eski YÖK Başkanı Prof. Dr. Gürüz'ün de aralarında bulunduğu 73 kişi tuttuklandı. Tutuklananlardan Albay Mehmet Haşimoğlu GATA'da hayatını kaybetti. Tümgeneral Sedat Arıtürk, emekli Korgeneral Erdoğan Öznal ve emekli Tümgeneral Cevat Temel Özkaynak ile emekli Albay Eser Şahan da soruşturmanın ulaşılamayan diğer şüphelileri. Dönemin Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı ise 11'inci dalgada gözaltına alındı ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.