İstanbul'da kaybolduktan bir süre sonra cesedi bulunan ABD'li Sarai Sierra'nın ölümüyle ilgili olay yerindeki araştırmalar devam ediyor. ABD'li kadının cesedi girişi 40 santim olan bir dehlizde bulundu. Başında derin bir yara izi, vücudunda çizik ve kesikler vardı. Cesedin üzerinde ahşap bloklar vardı. Dehliz girişinin 40 santim olması nedeniyle Sierra'nın cesedinin öldürüldükten sonra getirilip konulduğu üzerinde duruluyor.
OTOPSİSİ TAMAMLANDI
İstanbul'da kaybolduktan bir süre sonra ölü bulunan ABD'li Sarai Sierra'nın otopsisi tamamlandı. ABD'li Sarai Sierra'nın otopsisinde bazı bulgular elde edildi. Alınan örnekler, Adli Tıp Kurumu laboratuvarlarına gönderildi. Sierra'nın cenazesi de bugün ailesine teslim edilecek. Örneklerin laboratuvar ortamında incelenmesinin ardından çıkan sonuçlarla beraber otopsi raporu hazırlanacak.
Otopsi raporlarının genellikle 2-2,5 ay içinde tamamlandığı ancak Sarai Sierra'nın "özel durumu" nedeniyle sürenin biraz daha uzayabileceği öğrenildi. Raporun yaklaşık 3 ay içinde çıkabileceği tahmin ediliyor.
OLAY YERİNDE ARAŞTIRMA ÇALIŞMALARI DEVAM EDİYOR
Polisin, Sarai Sierra'nın ölümüyle ilgili olay yerindeki arama çalışmaları, saat 09.00'da tekrar başladı. Bugün delil arama çalışmalarında dedektör, çim biçme makinesi ve dedektör köpek de kullanıldı. Olay yeri ve çevresinde 3 dedektör ve bir köpekle geniş çaplı alan karış karış inceleniyor. Cinayetin aydınlatılmasında önemli bir ipucu olarak görülen Sierra'nın tablet bilgisayarı ile cep telefonu bulunmaya çalışılıyor.
Sarayburnu- Cankurtaran arasında, surların dibindeki dehliz içinde kaybolduktan 12 gün sonra Asayiş Şube Müdürlüğü'nün kurduğu özel bir ekibin iz sürmesi ile cesedine ulaşılan Amerikalı Sarai Sierra için inceleme devam ediyor.
40 SANTİMLİK DEHLİZ
Polis kaynaklarından edinilen bilgilere göre cesedin bulunduğu yer, surların dibinde girişi 40 santim, içi küçük bir oda büyüklüğünde bir dehliz. Burada kot pantolonu ve iç çamaşırı dizine kadar indirilmiş halde cesedine ulaşılan Sierra'nın kafasında derin bir yara bulunuyor. Vücudunun büyük kısmında darp sonucu oluşan çürüklerin bulunduğu ve neredeyse her yerinde çizik ve kesiklerin olduğu belirlendi. Dehliz girişinin 40 santim büyüklüğünde olması nedeniyle Sarai Sierra'nın öldürüldükten sonra sürüklenerek buraya getirilmiş olabileceği üzerinde duruluyor.
CESEDİN ÜZERİNDE AHŞAP BLOKLAR VARDI
Ayrıca ceset bulunduğunda, üzerinde tren yollarında kullanılan ahşap blokların olduğu, bu durum cinayeti işleyen kişi ya da kişilerin cesedi saklamaya çalıştıkları tezini ortaya çıkarıyor.
EŞİ VE KARDEŞİ EMNİYET'TE
Sarai Sierra'nın kocası Stevens Sierra, kardeşi David Jimenez, 2 arkadaşı ve ABD Başkonsolosluğu'ndan bazı yetkililer İstanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü'ne geldi. Soruşturma ile ilgili bilgi almak için Emniyet Müdürlüğü'ne geldiği öğrenilen Sarai Sierra'nın yakınları ve konsolosluk yetkilileri yaklaşık bir saat içerde kaldıktan sonra çıkışta basın mensuplarının sorularını yanıtsız bırakarak binadan ayrıldı.
KAFATASI KIRIĞINA SEBEP OLAN ALET ARAŞTIRILIYOR
Öte yandan esrarengiz cinayetle ilgili polis tarafından yapılan araştırmada tüm hızıyla sürüyor. Adli Tıp Kurumu tarafından Sarai Sierra'nın cesedi üzerinde yapılan inceleme sonucunda hazırlanan ön raporda ölüm sebebi olarak genç kadının kafatasında meydana gelen kırık olduğu öğrenildi. Kafatasında meydana gelen kırığın nasıl bir aletle yapıldığının yetkililer tarafından araştırıldığı öğrenildi. Cinayet Büro Amirliği yetkilerinin de katıldığı ilk incelemede ceset üzerine tecavüz edildiğine dair bir emare bulunmadığı öğrenildi. Sarai Sierra'nın cesedinden alınan kan örneği ile tırnak aralarından ve cinsel organından alınan örneklerin incelenmesine başlandığı öğrenildi. Cesedin yakınlarında bulunan bir battaniye de incelemeye alındı.
GÖRÜNTÜDEKİ GİYSİLERİN AYNISI
Sarai Sierra'nın Sirkeci ve çevresindeki son görüntüleri ABD'li kadının cesedinin bulunmasında büyük katkı sağlamıştı. Sarai Sierra'nın son kamera görüntülerindeki giysileri ile cesedinin üzerindeki giysilerin aynı olduğu da belirlendi. Yetkililer olayla ilgili şu ana kadar herhangi bir gözaltı olmadığını soruşturmanın çok yönlü sürdürüldüğü belirttiler.