Yeni planın adı "Terörle mücadele, Siyasetle Müzakere, Demokrasiyle İleriye". Planda, sivil toplum kuruluşlarının desteklenmesi, dağdan inişlerin hızlandırılması için çok boyutlu çalışma da yer alıyor.
SABAH, Milli Güvenlik Kurulu'nun kabul ettiği "Terörle Mücadele Eylem Planı"nın detaylarına ulaştı. Başbakanlık'ta hazırlanan "Eylem Planı" ile alt metni olan "Başbakanlık Makro Analiz"inde yer alan detaylar terörle mücadelede yeni sürecin yol haritasını oluşturuyor. Devletin stratejisi "Terörle Mücadele, Siyasetle Müzakere, Demokrasiyle İleriye" olarak isimlendirildi. MGK'da da benimsenen Terörle Mücadele Eylem Planı'nın sunuş bölümünde Türkiye'de yer alan etnik unsurların bin yıllık kardeşliğine vurgu yapıldı. Başbakanlık Makro Analizi'nde yer alan detaylar şöyle:
TERÖR İLE KÜRT SORUNU AYRIŞIYOR: Terörün toplumu zehirlemesine izin verilmemeli. Terör örgütüne karşı en sert mücadele yürütülürken diğer taraftan örgütü marjinalize edecek, taban desteğini kesecek çalışmalar devam etmeli. 'Kürt baharı' çağrısı karşılık bulamayan örgüt kendi tabanında meşruiyetini kaybetmekte, terör sorunu ile Kürt sorunu giderek ayrışmakta.
SADECE SİLAHLA OLMAZ: Müzakerecioperasyoncu gibi sadece tek bir stratejiyi öngören söylemler yanlıştır. Bunlar birbiriyle çelişmez.
SİLAH BIRAKTIRMA FAALİYETLERİ: Örgütün bağımsızlık hayali sürüyor. Eylemlerine devam edecek. Güvenlik önlemleri artırılmalı. İnsanlı ve insansız hava araçları gibi teknolojiler daha fazla kullanılmalı, örgütün etkin bazı elemanları yakalanmalı, terör örgütünün PKK'nın silah bırakması ve dağdan inişlerin hızlandırılması için çok boyutlu çalışmalar yoğunlaştırılmalı.
SİVİL TOPLUM: Bölgede tüm taraflarla konuşabilen sivil toplum yapıları desteklenmeli.
İFADE ÖZÜRLÜĞÜ: Örgütle bağlantısı olmayan kişinin, "aynı yöndeki söylemleri benimsemesinin" ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi sağlanmalı.
YEREL YÖNETİMLER ŞARTI: Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı'na konulan çekinceye son dönemde yapılan demokratik reformlar sonrasında gerek kalmadı. Bu çekince kaldırılmalı.
YER İSİMLERİ İADE EDİLSİN: 1950'lerden sonra ismi değiştirilen birçok köy ve mahallenin eski adları iade edilsin. Kamu hizmetlerine erişimde anadil kolaylığı sağlansın.
TERÖRÜN BİTMESİNİ İSTEMEYEN ÜLKELER: ABD, Almanya, Fransa, Rusya gibi aktörlerle daha yakın çalışılmalı. Bazı ülkelerin terör sorununun çözümünü arzu etmedikleri göz önünde bulundurulmalı.
SURİYE'YE ÖZEL ÖNEM: İstikrarsızlaştırıcı bir faktör olan Suriye'de Esad sonrası süreç için uluslararası toplum teşvik edilmeli. Suriye'nin Lübnanlaşmasına asla izin verilmemeli.
İNSAN ONURUNA YAKIŞIR MÜCADELE
MGK'nın kabul ettiği terörle mücadele eylem planına demokrasi manifestosu gibi uzun bir sunuş bölümü yazıldı. Sunuşta Türkiye'deki etnik unsurların bin yıllık kardeşliğine vurgu yapılırken, hiçbir unsura ayrımcılık uygulanmayacağı kesin bir dille ifade edildi. "Devlet, terör örgütü gibi aynı şekilde davranamaz" dendi. Terör ve teröristle mücadelede insan onuruna yakışır muamelenin altı çizildi. İşkence ve kötü muamele kesin bir dille yasaklandı.
