Habertürk televizyonu gazetelerin spor sayfalarındaki haberleri özetliyordu... Spiker gazetedeki bir haber üzerinde yoğunlaştı... Haberin başlığı "Lig neden bu kadar kötü?" diye tasarlanmıştı...Dikkat kesildim, çünkü bildiğim kadarıyla lig o kadar da "kötü" değildi... Hatta "dört büyükler"e kök söktüren öteki lig takımlarının yarattığı rekabet düşünüldüğünde, basbayağı "iyi" bir lig izlemekteydik...
Mesele hemen anlaşıldı: Benim "iyi" diye bildiğim şey meğer "kötü"ymüş... Çünkü "Büyükler son beş yılın en kötü dokuzuncu hafta performansına imza" atmış... "Geçen sezon dokuz maçta 71 puan toplayan 'Türk futbolunun lokomotifleri' bu sene 56'da" kalmış.Böylece bir kez daha anladık ki, spor basınımız için lig demek "dört büyükler" demektir.
Spor basınının bu duygusunun ve algısının kaynağının ne olduğunu, bu işleri benden daha iyi anlayan bir arkadaşıma sordum... "Sen de amma naifsin" dedi arkadaşım bana, "Dört büyükler yerlerde sürünürken tirajlar kanatlanıp uçuyor mu sanmıştın?"Ardından spor (aslında futbol) gazetelerinin rakamlarına baktım ve "lig"in neden "kötü" olduğunu tam anlamıyla kavradım.