Yeni albümleri için iki seneyi aşkın bir süredir çalışan, ama bu arada da konserlerine hiç ara vermeyen Gripin, durup dinlenmeden yaptıkları yeni şarkıları ile yine kulakların pasını silmek için huzurlarımızda. Aktüel, grubu yoğun temposu içinde yakaladı, yeni albümle ilgili ne var ne yok öğrendi.
"Yalnızlığın Çaresini Bulmuşlar"la yeni Gripin şarkıları huzurlarımızda. Nasıl oluştu malzemeler?
Birol Namoğlu: Biz 20-30 şarkı yapıp içinden seçen bir grup değiliz. İçimize bir sıkıntı doğarsa da o şarkıyı iptal ediyoruz. İki sene boyunca bol bol gezdik, çalıştık bir yandan. 60 küsur şehir gezmişiz. Orada bir hikaye mi var falan demeye başlıyoruz bir süre sonra. Kendi hayatımızdan da besleniyoruz. Dışarıyı da çok gözlemliyoruz.
Müzmin bekar Birol için tamam ama grubun evlileri Murat ve Arda… İlker de evlenmek üzere. Zor olmuyor mu sürekli yollarda olmak, eşleriniz isyan etmiyor mu?
Murat Başdoğan: Her evde oluyor elbette. 365 günün yarısını grupla beraber geçiriyoruz. Diğer yarısında eşim Rüya'yı görebiliyorum desem yeridir. Herhalde Birol'la daha çok uyuyoruz geceleri…
İlker Ayrık: Eyvah, başlık çıktı! Şaka bir yana, bazen de üçümüz birlikte yatıyoruz. Grubun iç yüzü bu aslında.
Murat: Biz şanslı olduğumuzun farkındayız. Hobimizi işe dönüştürebildik, bu bir lüks.
Birol: İşin müzik olduğunu ve konserlerin bir milyondan fazla insana ulaştığını düşünecek olursan, bu böyle ama yapacak bir şey yok…
1999'da Gripin'in temelleri atıldığında bunları düşünebilir miydiniz?
Arda İnceoğlu: Bu bir hayaldi.
Birol: İmkanı bile yoktu.
Murat: Hayallerin gerçekleştiğini görmek insanı tedirgin de ediyor. Ölecek miyiz acaba diye düşünüyoruz. Yunanistan'da çaldık, önümüzde bir ABD turnesi var.
İlker: Avustralya da var…
Birol: İngilizce cover şarkılar yapıyoruz, içimizde kalmasın diye. Dönünce onları da kaydedeceğiz. Zaten şu ana kadar olanlar içimize sindi.
Murat: Yurt dışında konsere gidiyorsun, Türkler çok fazla ama yabancılara da hitap edebilmek ayrı bir şey olur bizim için. Fransız bir grubun şarkısına rastlayıp Fransızca bilmediğin halde seversin ya, aynı şey. Bize "sizi çok sevdik" diyen insanlar hiçbir şey anlamıyorlar aslında şarkılarımızdan. Biz onlara da ulaşmak istiyoruz. "Beyler n'apıyoruz?"
Bu albümde de bir cover geleneği bozulmadı, Leman Sam'ın meşhur "Gül Güzeli"ni söylediniz. Neden bu şarkı?
Arda: Geçen sene yazın Şevval Sam, Emel Sayın ve biz bir konser yaptık, eski gazino ortamını canlandırdık. O konserde Şevval hanımla tanıştık. Aramız çok iyiydi. Ondan biraz yüz bulduk. Sonra programına konuk olduk. Orada da garantiledik, sonra da çocuğu almaya gittik. Dinlemeden kabul etti önce, aslında şarkıyı kökten değiştirdik.
Birol: Albüme hediye etti, "umarım uğurlu gelir" dedi.
Hep bir kadın sesinden dinlemeye alışkın olduğumuz bir şarkı, riskliydi değil mi?
Birol: Kesinlikle. Bu yüzden ekstra teşekkür etmeliyiz kendisine.
İlker: Bize şarkının duygusunu değiştirmemişsiniz, dedi. Bu çok sevindirici bir şeydi bizim için.
Arda: Kaydederken sık sık "beyler n'apıyoruz" dedik.
Murat: Biraz "Dalgalandım da Duruldum"un hissi oldu, o şarkının da çok seveni var çünkü.
İlker: Cover yaparken fazla kaşınıyoruz galiba.
Bu albümde neden düet olmadı?
Murat: Konuştuk ama hep lafta kaldı. Çok isteseydik yapardık, demek ki çok istememişiz.
İlker: Aslında çok insan vardı kapıda… Biz istemedik ama.
Birol: Bu albümü yaparken konserleri durdurmadık. Zavallı prodüktörümüz Haluk Kurosman çok yoruldu. Biraz da bundan oldu.
Albümde en ağır sözleri olan şarkılardan biri, "Vazgeçtim Ben Bugün"… "Vazgeçtim ben bugün/ Vazgeçtim bu dünyadan/ Ölümüne yaşadım hayatımı/ Geçti üstümden". Ölümden bahseden bir şarkı mı bu?
Birol: En çok kendi hikayelerimizden besleniyor, meseleyi biraz da abartıyoruz. Bu dünyada, bu ülkede, bu kadar nefretin olduğu bir yerde şarkı yazmak zor değil. Siz haber yapmak için de zorlanmıyorsunuzdur, muhtemelen… Ne zaman bu kadar kavga etmeyi öğrendik, ne zaman ufak şeyler için böyle hisseder olduk? Bu aslında ümitsiz bir şarkı değil. Hayattan vazgeçmiyor, yani. Bu dünyadan vazgeçiyor. Başka bir dünya mümkün, diyor.
Gripin şarkılarında bu hep alttan alta hissedilir, "hüzünlüyüz ama umudumuzu yitirmedik" der şarkılarınız…
Birol: Evet, biraz da öyle bir tavrı var bu şarkının.
"En sevdiğimiz şey yemek yemek"
Gripin hiçbir zaman dinleyicisinden uzak bir grup olmadı. Hep temas halinde, hem ilişkideydiniz. Sosyal medya döneminde şimdi, yıprandığınız zamanlar oluyor mu?
Birol: Eleştiri tabii ki var ama pis eleştiriyi bizimkiler yapmıyor.
Murat: Bizi çok dinleyen biri bunu yazmaz, ama şansa dinleyen biri belki öyle bir şey söyler.
Birol: Biz fanlarımızı dinliyoruz. Hatalarımızı düzeltmeye çalışıyoruz.
Arda: 30 yaşında adamlarız, bir eleştiri gördüğümüz zaman onun gerçekten öyle düşündüğünü veya sırf ilgi çekmek için öyle söylediğini anlayabiliyoruz.
Birol: 30 yaşında olmamız moralimiz bozulmuyor anlamına gelmiyor tabii.
"Siz de hep efkârlısınız kardeşim" diyorlardır, mutlaka…
Birol: E bunun cevabı çok basit, yapamıyoruz başka türlü! Mutluyken bir şey karalayamıyoruz. Olmuyor! Ama en büyük eğlencemiz sahnede olmak.
Turne otobüsünde nedir durumlar?
Murat: Parmak kası yapacak derecede FIFA oynuyoruz, mesela. İlker de bizimle birlikte oynamaya başladı son zamanlarda. Mutsuz şarkılar yapıyoruz diye her daim mutsuz insanlar değiliz. Birbirimizle sürekli uğraşıyoruz, beraberken çok eğleniyoruz.
İlker: Hiçbir zaman "proje grubu" olmadık. Gripin'in bunca yıldır dağılmaması ve istikrar sağlamasının sebebi bu.
Birol: Bunun için grup içinde "ekstra demokrasi" gerekiyor. Herkes herkese bırakıyor kararı. Bu da çok zor. En çok eğlendiğimiz şeylerden bir maalesef yemek yemek… Gittiğimiz her yerde yiyoruz.
Bunun için sürekli diyet mi yapmak gerekiyor?
Murat: Yapamıyoruz işte. Toplu yemeğe gidiyorsun, beş metrelik pide geliyor, "hayır ben yalnızca salata yiyeceğim" diyemiyorsun işte o zaman.
Gripin'in 13 yıllık hikayesini kaydetmeyi, DVD olarak yayınlamayı düşünmüyor musunuz?
Murat: Senaryoyu oturtabilsek, bunu bir filmde toparlamak istiyorum ben. Yaşanan çok saçma şeyler var, bunları herkesin bilmesi lazım!
Arda: Konserlere giden 12 kişilik bir ekibiz. Herkes başka bir model. Oradan dizi çıkar.
Birol: Sahnede iki yeni müzisyen çalıyor bizimle; biri kemanda Hande, biri de altyapı ve piyanoda Neslişah.
Gripin ilk kez ABD'de çalacak, bu sene…
İlker: Evet. New York, San Diego, Los Angeles, San Francisco, Boston…
Birol: Türkiye turnesini de bırakmıyoruz.
Gripin olarak gezdiğiniz yerler içinde grubun ruhuna en çok uyan şehir hangisiydi?
Birol: New York'a kimse hayır diyemez. Bir saat içine "buralıyım herhalde ben" diyorsun. Çok hızlı adapte olabiliyorsun.
İlker: Ben Almanya ve Avustralya diyorum.
Arda: Dön dolan İstanbul derim ben… Barcelona da güzeldi, ben sevmiştim.
Murat: Avrupa'nın sakinliği güzel ama bir ay sonra insan sıkılıyor. New York'ta da o kaos var. Ben Londra diyeceğim.
İstanbul'a koşarak mı dönüyorsunuz peki?
Birol: İstanbul aşık olduğun bir kadın. Ama birlikte yaşayamıyorsun. Olmuyor… Çok aşıksın. Çok güzel çünkü. Ama birlikte yapamıyorsun.
Murat: Benim özlemeden döndüğüm olmuyor bu şehri.
Albümde bir de İzmirli bir şarkı var…
Birol: Evet, adı "Aşk Nereden Nereye"… Kordon'da yazdım ben o şarkıyı. Bir de favorilerimden "Bugün Yalnızlığımın Doğum Günü" var.
5 MADDEDE GRİPİN
>> "Yalnızlığın Çaresini Bulmuşlar", Gripin'in dördüncü stüdyo albümü.
>> Yalnızlık, geçmişle hesaplaşma ve ayrılık temalarının olduğu albümde 11 şarkı bulunuyor.
>> Albümde "Yalnızlığın Çaresini Bulmuşlar"da bağlama, "Bugün Yalnızlığımın Doğum Günü"nde ney ve "Neden Bu Elveda"da klarnet kullanılmış.
>> Grubun bir reklam filminde kullandığı "Hayat Bana Güzel" şarkısı, albümün en neşeli şarkısı. "Uçurum" dizisinin jenerik müziği olan "Masum Kalmak İçin" de albümdeki yerini almış.
>> "Yalnızlığın Çaresini Bulmuşlar"ın klibi eski üye Evren Gülçığ ve Ad-Stop ekibi tarafından çekildi.