Hemşireler Günü, bu yıl koronavirüs salgını nedeniyle daha farklı anlamlar taşıyor. Meslek hayatımızın en zor dönemini geçiren hemşireler, virüs bulaştırma korkusuyla ailelerinden uzakta yaşıyor.
SIFIR NOKTASI
Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Hemşirelik Müdürü Ferda Ülker, hemşirelerin diğer sağlık çalışanlarından farklı olarak hastayla sürekli yakın temasta bulunan kişi olduğunu söyledi. Sıfır noktasında çalıştıklarını da belirten Ülker, "En yoğun çalışma temposu da yoğun bakımlarda gerçekleşiyor. Soluk borusuna tüp takılarak yapay hava yoluyla solutulan entübe hastalar, uyutuldukları için tüm bakım gereksinimlerini hemşireler sağlıyor. Ağız ve göz bakımlarından, yatak yaraları açılmaması için pozisyon vermeye kadar her şey hastayla yüz yüze kalınarak yapılıyor" diye konuştu.
AİLE ÖZLEMİ
Ferda Ülker koronavirüs salgını nedeni ile ön cephede savaşan hemşirelerin kendi can güvenlikleri için koruyucu elbise, maske ve kalkan taktıklarını söyledi. Bu nedenle çok ağır şartlarda çalışan hemşirelerin hastalara karşı güler yüzünü gözleri ile gösterdiğini de belirten Ülker, "Koronavirüs süreci bize gözlerimiz ile gülmeyi öğretti" diye konuştu. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde görev yapan hemşireler Fatma Sevinç ve Gülşah Elibol koronavirüs salgını nedeni ile en ön cephede savaşıyor. Ancak her ikisinin de aileleri burada olmalarına rağmen evlerine gidemiyorlar. Virüsü yakınlarına taşırız korkusu ile ikisi birlikte ayrı ev tuttu. Korona günlerinde birlikte omuz omuza geçiriyorlar. Bu sürecin milli mücadele olduğunu belirten Sevinç ve Elibol, "Bu bizimi milli görevimiz. Bu mücadeleden en az hasarla çıkmamız için canla başla çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu.