Antalya'da Kalekapısı'nda Paşa Camisi karşısında yer alan çay bahçesinin işletmesi Büyükşehir Belediyesi içinde tartışma çıkardı. Daha önce Antalya Sanatçılar Derneği (ANSAN) tarafından işletilen alan, AK Partili Menderes Türel döneminde polisin biber gazlı müdahalesi ile tahliye edilmişti. Ardından gelirinden Antalya Şehit Aileleri ve Gazileri Derneği'ne pay verilmesi şartı ile çay bahçesi EKDAĞ'a kiralanmıştı. Çay bahçesinin işletmesini daha sonra ise işadamı Maksut Ateş yapmaya başladı.
GİZLİ KAYIT
Seçimin ardından ANSAN'ın geri dönüş umudu ise CHP'li Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek'e takıldı. Böcek'in ANSAN yönetiminin talebine olumlu cevap vermedi. Kaleiçi'nin girişinde yer alan ve çok sayıda turistin uğrak noktası olan çay bahçesinin işletmesini yapan Maksut Ateş'in, seçim öncesi Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Menderes Türel'in eşi Ebru Türel'in konuşmalarını gizlice kaydederek yayılması olayıyla ilgili tutuksuz yargılanan Niyazi Ateş'in babası olması ise iddiaları beraberinde getirdi.
BÖCEK KORUYOR İDDİASI
Muhittin Böcek'in oğlu Gökhan Böcek ve yeğeni Cemil Böcek'in de aralarında bulunduğu 6 kişinin yargılandığı davada Niyazi Ateş, konuşmayı para karşılığı satmakla suçlanıyor. ANSAN'ın eski yerine dönmesini isteyen CHP'liler, Böcek'i kaset skandalı nedeniyle Maksut Ateş'i korumakla suçladı. ANSAN Başkanı Cahit Çakcıl da Kaleiçi'ndeki eski yerlerine dönmek istediklerini söyledi. Başkan Böcek ile geçtiğimiz günlerde bir görüşme gerçekleştirdiklerini ifade eden Çakcıl, Başkan Böcek'in buranın durumuyla ilgili 'bir araştırma ve inceleme yapalım, yasal duruma bakmak lazım' dediğini ancak şimdiye kadar herhangi bir geri dönüş yapılmadığını belirtti.
KOZ OLARAK KULLANIYOR
Başkan Böcek'in oğlu ve yeğenin de 5 yıl hapis istemiyle yargılandığı davanın Aralık ayında görülecek ilk duruşmasında eski ANSAN'ın yeri olan çay ocağının işletmecisi olan Mak- sut Ateş ve gizli kayıtları yapan oğlu Niyazi Ateş'in ifadeleri büyük önem taşıyor. Bu ifadeleri kendi lehine etkilemeye yönelik nedenlerden dolayı Böcek'in ANSAN'ın talebine kayıtsız kaldığı ileri sürülüyor.
