Türkiye, dünyada fay kırıklarının en fazla olduğu ülkelerden biri. Bu nedenle jeotermal zengini bir ülke olan Türkiye, bu kaynakları etkin bir şekilde değerlendiriyor.
Anadolu'nun dört bir tarafından jeotermal kaynak fışkırıyor. Ülke genelinde bin civarında kaynak var. Bu kaynakların yüzde 78'i Batı Anadolu'da bulunuyor. Jeotermal kaynaklar, elektrik enerjisi üretiminde, konutlarda, seralarda, termal tesislerde ve sağlık turizminde yatırıma dönüşüyor.
KONUTLAR DA JEOTERMAL SUYLA ISITILIYOR
Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla özellikle AK Parti hükümeti döneminde jeotermal kaynaklara büyük önem verildi. 2002 yılında sadece 30 bin konut jeotermal enerjiyle ısıtılırken, bu rakam şimdi 150 bine ulaştı. Afyonkarahisar da bundan aslan payını aldı.
AFYONKARAHİSAR'DAKİ HAT DÜNYADA İKİNCİ
Afyonkarahisar'da devlet kurumlarının ortaklığı ile kurulan AFJET, İzlanda'dan sonra gidiş dönüş olmak üzere 32 kilometrelik hattıyla dünyanın en uzun ikinci jeotermal ısıtma ve 18 kilometrelik turizm hattına sahip. Afyonkarahisar'da konutların yüzde 25'i jeotermal enerji ile ısınıyor. Bir başka ifadeyle AFJET sayesinde 2,8 milyon metrekare kapalı alan ısıtılıyor.
ÜLKE EKONOMİSİNE ÖNEMLİ KATKI
Halihazırda 30 üretim, 5 reenjeksiyon ve 6 gözlem kuyusu ile faaliyet gösteren AFJET, ülke ekonomisine yıllık 800 milyon liralık katkı sağlıyor. Kentte jeotermal ısıtma sayesinde yılda 240 bin ton karbondioksit ve 156 bin motorlu taşıtın egzoz gazının salımı azaltılıyor.
TERMAL OTELLERİN MALİYETİ DÜŞTÜ
Afyonkarahisar'daki oteller 27 bin yatak kapasitesine sahip. Bu otellere yılın 365 günü jeotermal su veriliyor. Bu sayede termal turizme büyük katkı sağlanıyor.
Yapılan yatırımlar sayesinde bir tesisin yıllık ısıtma gideri 1 milyon liralık doğalgaz kullanımının dörtte biri kadarına düşüyor.
SERALARDA JEOTERMAL DÖNEMİ
Jeotermal kaynaklar son dönemde seralarda da sıkça kullanılıyor. 2002 yılında 500 dönümlük alanda jeotermal kaynaktan yararlanılırken, 2020 yılında bu rakam 10 kat artarak 5 bin dönüme çıktı.