Birkaç gündür MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın Erbil'e gidip, üst düzey PKK'lılarla görüşeceği yönünde haberler çıkıyor.
Müsteşarın ya da ekibinin Erbil'e gitmesine ve müzakerelerin orada sürmesine katiyen itirazım yok. Çünkü ben barış olacaksa eğer, Fidan'ın değil Erbil'e ya da Kandil'e, "Fizan'a" kadar gitmesi gerektiğine inananlardanım ama yok böyle bir şey! En azından şu anda yok. Ha... İmralı ile görüşmeler belli noktaya gelir ve Erbil'le görüşmek için de uygun ortam oluşur da kalkıp gidilir ayrı ama şu an gitmeyi gerektirecek pozisyon yok!
Dün görüştüğüm MİT kaynaklarım bunları aktardı. Çok net biçimde yalanlıyorlar Fidan'ın ya da ona bağlı ekibin Erbil'e gideceği haberlerini. Ve diyorlar ki: "Rahatsızız bu tür haberlerden çünkü kritik aşamada olan sürece uydurma haberler zarar verir!"
Bence de haklılar. Nerelerinden uyduruyorlar bu haberleri bilmiyorum ama onca tantanadan sonra yine başlayan barış sürecini farkında değiller belki ama asparagasla baltalıyorlar. Hepimize düşen sorumluluklar var. Şu süreçte neyi nasıl yazdığımıza çok dikkat etmeliyiz.
Fidan'ın İmralı'dan sonra ikinci görüşme adresinin Erbil olduğuna dair haberlerin kaynağına baktım K.Irak merkezli, Barzani'ye yakın bir internet sitesi. Bu site bu haberleri niye yapıyor, iyi analiz etmemiz lazım. Bu haberleri yapanların niyeti kötü olmayabilir. Belki de sadece sansasyon yaratacağına, haber değeri taşıdığına inandıkları için yazdılar ama süreçte gerçekleşecek barış, K.Iraklılardan çok bu toprakların insanlarını bağlar.
30 küsur yıldır süren kardeş kavgası bu toprakların insanının canından can kopardı. O nedenle her yazımızda, her cümlemizde dikkatli olmalıyız. Tabii eğer barışı gerçekten istiyorsak!