İstanbul, 2010'da Avrupa'nın Kültür Başkenti olacak. İstanbul'u bu muhteşem unvana hazırlamak için devlet eliyle bir ajans kurulduğunu biliyorsunuz.
Ve bu yüksek bütçeli ajansın bazı nev-i şahsına münhasır adamlar için bir arpalık olarak görüldüğünü de...
Ve bu ajans yönetiminde her yıl değişikliğe gidilip başka nev-i şahsına münhasır insanlara yönetmeleri için bir fırsat tanındığını da...
Bunlar bildikleriniz. Bakın ben size şimdi bilmediğiniz son bir rezaleti aktarayım. Okuyun lütfen:
"Ara Güler. Dünyaca ünlü fotoğraf sanatçımız. Kısa bir süre öncesine kadar ajansta görev yapan Sami Özeren, 'Bu adam bu projenin içinde olmazsa olmaz' deyip, Güler'in kapısını çalmış. Demiş ki; "Eyyy Ara sen ne katkı sunarsın bizim 2010'un İstanbul'una? Koy şu taşın altına sen de elini. Yap bir güzellik Avrupa'ya!"
İhtiyar delikanlı epeyce düşünmüş ve "Bak oğlum. Elimde, bu güne kadar sır gibi sakladığım İstanbul fotoğrafları var. Ben zaten bunları, "Arada kalmış İstanbul" adını verdiğim bir kitapla kamuoyuna sunacağım. Önsözüne de bizim Orhan. Orhan Pamuk. Hani şu Nobel ödülü alan çocuk. Bir şeyler yazacak. Dilerseniz bu fotoğrafları bu projeye dahil edebilirim. Sergileyelim mesela Avrupa'daki başkentlerde. Görsün tüm Avrupalı Arada kalmış İstanbul'u benim objektifimden. Ben ancak böyle bir katkı sunabilirim. Başka da bir şey gelmiyor aklıma" demiş...
Çıldırmış Sami Özeren. Koştura koştura ajansın yolunu tutmuş ve bu müthiş diyaloğunu aktarmak için ajans yöneticilerinden birinin kapısını çalmış. Bir çırpıda anlatıvermiş Ara Baba'nın projesini ve sormuş; "Nasıl fikir ama?"
Avrupa'nın Kültür Başkenti İstanbul'u 2010'da tüm dünyaya tanıtacak projenin en tepesindeki nev-i şahsına münhasır şahıs bakmış bakmış Özeren'in suratına ve demiş ki; "Yav ne var bu kadar heyecanlanacak? Altı üstü bir fotoğraf. Boşver Ara'yı Mara'yı. Bunlar sanat mı canım? Tamam sana göre sanattır ama başkalarına göre değil!"
Heyecanının kursağında kaldığına mı, yoksa Ara Güler'i boşu boşuna meşgul ettiğine mi yansın Sami Özeren, almış eline bir kalem kâğıt, yazmış istifasını ve dönmüş karşısındaki AKB yöneticisine, "Kusura bakmayın ama siz ve sizin gibi adamlar burada var olduğu sürece bu 2010'da herhangi bir "Ara" filan olmaz. Haydi bana eyvallah!" demiş...