Güney Kıbrıs vergi cenneti olarak biliniyordu. Vergi cenneti olmak için de tabii yabancı mevduat sahiplerinden vergi alınmıyordu. İşte bu nedenle dünyada pek çok zengin, paralarını böyle vergi cennetlerine götürüyor. Ama bu defa bu vergi cennetlerinden birinde ciddi sorun çıktı.
İşte şimdi G. Kıbrıs'ta vergi alınmayacağı garanti edilen mevduatlardan vergi alınması istendi. Hem de öyle bir vergi ki mevduatın getirisi olan faizinden de değil, mevduatın bir kısmına adeta el konulacak. İşte bu öngörülen plan bir değişiklik olmazsa perşembe günü G. Kıbrıs parlamentosunda karara bağlanacak.
Peki G. Kıbrıs'ta ne oldu? G. Kıbrıs vergi cenneti olarak bilindiği için başta Rus zenginler ve şirketler paralarını bu ülkenin bankalarına yatırdı. Rusların, G. Kıbrıs bankalarında 25 milyar euro tutarında mevduatı bulunuyor. Yine Rusların, G. Kıbrıs'taki doğrudan yatırım tutarı 119.7 milyar dolara ulaşıyor.
Bu kısa bilginin ardından işin aslına dönelim. Kıbrıslı Rumlar, yabancı mevduat sahiplerinden "vergi almayacağız" diyerek topladıkları paraları Yunan devlet tahvillerine yatırdı. Yunanistan batınca G. Kıbrıs'taki bankalar zora düştü. G. Kıbrıs devleti bankaların açığını kapatması mümkün olmadığı için önce Rusya'ya gitti. Ruslar 2.5 milyar dolar verdi. Ardından 2.5 milyar dolar daha istendi ama bu defa Ruslar bu parayı vermedi.
Rusya'dan ikinci yardım gelmeyince G. Kıbrıs bankaları sallanmaya başladı. Bu defa da euro bölgesi içinde olduğu için bu küçük ülke euro için risk olmaya başladı. Tabii bu durumda Avrupa işe el atıp G. Kıbrıs'ı kurtarmak zorunda kaldı. Fakat bu kurtarma operasyonu yapılırken özellikle Almanlar, G.Kıbrıs bankalarında batan paranın büyük kısmının Ruslara ait olduğunu bildiklerinden kısmi bir kurtarma operasyonu yapmaya karar verdi. Alman Maliye Bakanı Schauable "biz yapmadık" demesine rağmen Almanlar, G. Kıbrıs'ta sallanan bankaların ihtiyacı olan 16 milyar euro yerine 10 milyar euro verilmesine, kalan 6 milyar euronun mevduat sahiplerinden karşılanmasını önerdi.
Bu kurtarma planına göre, bankalarda 100 bin euronun altındaki mevduatın yüzde 6.7'si, 100 bin euronun üzerindeki mevduatın da yüzde 9.9'u vergi olarak alınacak. İş öyle sıkı tutuluyor ki hafta sonunda mevduat kaçırılmaması için ATM cihazlarından en fazla 400 euro çekilmesine izin verildi. Ayrıca bu mevduatların faiz gelirlerinden de vergi alınacak. Kurumlar vergisi oranı artacak, özelleştirme aracılığıyla ekonomi yeniden yapılandırılacak ve bütün bunların ardından G. Kıbrıs'ın kamu borçlarının milli gelirine oranı 2020'de ancak yüzde 100 olabilecek.
Kısaca G.Kıbrıs'ın kurtuluşu zor görünüyor.
Peki Avrupa'nın bu kurtarma planına Ruslar ne diyor? Dün Rusya Devlet Başkanı Putin operasyonun "profesyonel olmayan, adaletsiz ve tehlikeli bir uygulama" olduğunu söyledi.
Gelelim G. Kıbrıs ekonomisinin büyüklüğüne... G. Kıbrıs'ın 2012'de milli geliri 23 milyar doları buluyor ve ekonomisi 2012'de yüzde 2.4 küçüldü.
Peki G. Kıbrıs'ı Türk kesimiyle sorunlarını çözmeden AB'ye 2004'te tam üye yapıp, ardından 2008'de euro bölgesine alanlar, niye şimdi Rusların paralarını ödemeye yanaşmıyor?
Almanlar, G. Kıbrıs'ın vergi cenneti olduğunu ve bu küçük ülkenin bankalarının kasalarını Rusların parasının doldurduğunu biliyordu. Putin yapılan kurtarma planı için "tehlikeli" kelimesini kullanıyor. Almanları tehdit mi ediyor acaba? Bekleyip göreceğiz.