Yeni Ticaret Kanunu'nun (TTK) şirketlere şeffaflık ve denetim getiren hükümleri biliyorsunuz TÜSİAD ve TOBB'un talimatıyla CHP önderliğinde bütün partilerin katılımıyla değiştirildi.
Hatta CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, 18 Haziran 2012 tarihli Dünya gazetesine verdiği röportajda, "Şirketleri 4.7 milyar lira denetim yükünden kurtarmak için yeni TTK'da ilk değişiklik yasa teklifini biz verdik" diye övündü. Övündüğü konu, Türkiye'de vatandaşları şirketler dünyasına karşı korumasız bırakan ve işçi ölümlerine de neden olan kayıt dışılıktan ve denetimsizlikten başka bir şey değildi aslında.
Şimdi TBMM'nin önüne yine önemli bir yasa geldi. Terörün finansmanının önlenmesine ilişkin yasa tasarısı bu. Bu tasarı, BM Güvenlik Konseyi'nin 1267 sayılı kararı gereğince üye ülkelerin uymasıgereken kuralları getiriyor.
Eğer terörü finanse eden kişiler varsa, bunların mal varlıklarına BM'ninYaptırım Komitesi kararının ya da diğer ülkelerin taleplerinin ve bu arada Türkiye'nin diğer ülkelere olan benzeri taleplerinin nasıl uygulanacağını belirliyor.
AB Bakanı Egemen Bağış, Terörün Finansmanı Yasa Tasarısı'nın yasalaşmasının Türkiye açısından önemli bir adım olacağını söylüyor. Yasa olmadığı için Türkiye'nin Myanmar, Bolivya, Pakistan, Tanzanya gibi ülkelerle aynı kategoride bulunduğuna dikkat çekiyor ve bu tablonunTürkiye'ye yakışmadığını söylüyor.
AB Bakanı Bağış ayrıca, 15-17 Şubat 2012'de yapılan Mali Eylem Görev Gücü (Financial Action Task Force-FATF) Genel Kurul Toplantısı'nda da, Türkiye'nin uyarıldığını hatırlatıyor. Kısacası, bu yasa hemen çıkarılmazsa Türkiye'nin üyeliği de askıya alınacak.
Şimdi bu yasa acil olarak çıkarılmayı beklerken, bazı CHP vekilleri ve hatta bu arada bir üniversite dekanından kanunun çıkarılmaması için, basında da yer alan tuhaf öneriler geliyor. Güya bu yasa çıkarsa, Türk şirketlerini yabancı istihbarat örgütleri batırabilecekmiş. Oysa bu anlaşmaya Türkiye dahil pek çok ülke imza attı. Niye onlara bir şey olmuyor da bize oluyor? Bu sorulmuyor.
İşte bu sorunun cevabını yeni TTK'yı hazırlayan, sonra hazırladığı yasanın şeffaflık ve denetim hükümleri değiştirtilen Prof. Dr. Ünal Tekinalp veriyor.
"On yıldır 'karapara' ibaresi, mücadele konusu olan aklanmaya konu paraları tanımlamada kapsamı tam ifade etmediği için, bunun yerine 'suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerinin aklanmasının önlenmesi' terimi ikame edilmiştir. Türkiye'de de 4208 sayılı ilk kanunun adı 'Karaparanın Aklanmasının Önlenmesine Dair Kanun' iken, 2006 değişikliği ile kanunun adı 'Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkındaki Kanun' olmuştur" diyen Prof. Tekinalp şu çarpıcı açıklamayı yapıyor:
"Böylece sadece silah, uyuşturucu kaçakçılığı ve insan ticareti değil, her çeşit suçtan kaynaklanan gelir mücadele kapsamına girmiştir. Bu kapsam genişlemesi ticaret kanunlarını, şirketlere ilişkin kanunları, bankacılığı ve çeki konunun içine sokmuştur. Gerek TTK tasarısını hazırlayan bilim komisyonu, gerek Çek Kanunu'nun tasarısı ile meşgul olan komisyonlar sorunları bu açıdan da ele almışlardır.
Ticaret Kanunu'nun faturalar ile proforma faturalara, ödeme ve havale emirlerine ilgisi, faturalara, teklif ve kabul mektuplarına ilgili şirketlerin yönetim kurulu üyelerinin adlarının yazılması, kimliğin önem kazanması, defter kayıtlarının özel standartlara bağlanması ve internetten ilanlar vs. Bu sebeple yeni TTK'ya girmiştir.
Türk Ticaret Kanunu'nu daha yürürlüğe girmeden değiştirmek, şeffaflığı ve denetimleri kaldırmak isteyenlere karşı mücadelem sırasında bu noktayı da ısrarla öne çıkardım. Televizyon programlarında yaptığım konuşmalarımda Türkiye'nin karapara ile mücadele sicilinin uluslararası kuruluşlarda çok düşük olduğunu belirttim. Türkiye'nin adı İran, Suriye ve Nijerya ile birlikte anılıyor. Meclis'teki tasarıya gösterilen tepki sürpriz değildir, slogan da aynıdır: İlke doğru, ancak Türkiye'ye uymaz" diyor.
Durumu özetlersek... Tekinalp'in hazırladığı yasayı, TÜSİAD ve TOBB'un talimatıyla delik deşik edenlerin başında yer alan ve devleti kurduğunu iddia eden CHP'nin geldiği yere bir bakın. Kayıt dışından geçinenler, gene çok kızacak ama maalesef durum bu.