Geçen yılın son çeyreğinde Londra merkezli faiz lobisinin elemanları "ekonomi çok kötü olacak ve Türkiye batacak" diye bağırmaya başladılar. Hatta Türkiye döviz bulamayacağını, doların Türk parası karşısında değerinin 2.5 liraya kadar çıkacağını iddia ettiler. Israrla, paranın fiyatı olan faizlerin artırılmasını istediler.
Amaçları, dünyada çok ucuz olan parayı Türkiye'ye pahalı fiyattan satmaktı. Ama amaçlarına ulaşamadılar. Çünkü Merkez Bankası, faiz lobisinin faizleri artırmak için yaptığı spekülatif ataklara karşılık verdi, bunlar da tabii durdular.
Son on günde ise faiz lobisi yine saldırıya geçti. Merkez Bankası'nın bugün yapacağı Para Politikası Kurulu toplantısı öncesinde faiz koridorunu daraltmaması için döviz almaya başladılar. Merkez yine karşılık verince durdular. Kısacası fırsat buldukça faizleri yükseltmek için büyük gayret içindeler. Ama başarmaları imkânsız. Çünkü vatandaş ve üretici, faiz lobisinin ekonomik analizlerine inanmıyor. "Neye dayanarak bu şekilde değerlendirme yapıyorsunuz?" sorusunu artık vatandaş soruyor.
Dün, mart ayı sektörel güven endeksleri yayınlandı. Buna göre, bir önceki aya göre, hizmet sektörü güven endeksi yüzde 4.1, perakende ticaret sektörü güven endeksi yüzde 6.8 ve inşaat sektörü güven endeksi de yüzde 7 arttı. Endeks artışı, siparişlerin çoğaldığını gösteriyor. Buna bağlı olarak ekonomiye güven çoğalıyor.
Ayrıca tüketici güven endeksi de Şubat 2012'de ocak ayına göre yüzde 1.1 puan artarak 93.2 oldu. Hemen bir örnek verelim, tüketici güven endeksi üç yıl önce Şubat 2009'da 74.0 seviyesindeydi. Dün açıklanan mart ayı imalat sanayisi kapasite kullanım oranı ise geçen yılın aynı ayına göre yüzde 0.1 azaldı ama bir önceki aya göre 0.2 artarak 73.1 oldu. Demek ki işler faiz lobisinin yaymaya çalıştığı gibi kötü değil.
Peki dünya ekonomisinde işler nasıl gidiyor? Dışarıdan gelen haberler de olumlu. Dün ABD Merkez Bankası Başkanı Ben Bernanke işsizlikteki azalışın iyi bir haber olduğunu belirtti. Mevcut para politikasını sürdüreceğinin işaretini verdi.
Ayrıca IMF Latin Amerika departmanı başkanı Şili eski Maliye Bakanı Nicolas Eyzaguirre de verilerin beklenenden iyi geldiğini ileri sürüyor. ABD'de Merkez Bankası'nın 2014'e kadar ultra-ucuz faizle para vermeyi taahhüt etmesi ve istihdama sağlanan vergi teşvikleri, istihdamı ve talebi artırıyor.
Eyzaguirre, bu arada Çin'in ihracatı azalmasına rağmen iyi performans gösterdiğini, Asya ekonomilerinin büyümesinin talebi çoğalttığını ve Latin Amerika'nın önemli ihraç mallarına talep yarattığını belirtiyor.
Ve Yunanistan gerginliğinin azalması da piyasalara güven veriyor. Böylece gelişmekte olan ülkelere para akışı artıyor. Sıcak para akışı gelişmekte olan ülke paralarını değerlendiriyor. Tabii riskler de var. Kırılganlığı önlemek için kur rejimleri esnek olmalı. Finansal izleme iyi yapılmalı ve para politikası riskleri azaltma yönünde olmalı. Kısacası, dünya ekonomisinden gelen haberler beklenenden çok daha iyi. Türkiye ekonomisinde de beklentiler olumlu. O halde kolay para kazanmaya alışmış faiz lobisine yine iyi bir haber yok.