Beşiktaş'ın Quaresma hariç tüm oyuncularının çok koştuğu, pres yaptığı takım tertibi rakipler risk almadıkça pozisyon zenginliği sağlayamaz. Ama rakiplere de oyunu organize olma şansı vermez.
Manisa dün gece Beşiktaş'ın etkili takım presi karşısında ilk devre hiç ileriye kat edemedi. Mecburen kalabalık alan savunmasına ağırlık verdiler. Bu tabloda rakibi oynatmayan, oyunu karşı alana yıkan ama pozisyon sıkıntısı çeken bir Beşiktaş gündeme geldi. Ancak bu tip baskılı anlayışta Beşiktaş'ın duran top etkinliği en büyük silahıydı. Fernandes kavisli, etkili ortalar yapan bir oyuncu. Mustafa Pektemek, Egemen, Sivok ve Ernst gibi duran toplarda gol koklayan oyuncular var. Manisa yan ve duran toplarda iyi adam paylaşarak ve dikkatli davranarak kalesini korudu. Ama frikikten Quaresma perdeyi açtı. Ardından da Manisa açılınca goller peş peşe geldi.
Tabii ikinci yarıda Beşiktaş, yüklenen rakibi karşısında doğal olarak geride kaldı ama bir duran toptan yediği gol dışında pozisyon vermediği gibi farkı artırdı. Bu yoğun, ağır maç trafiğinde ligin en iyi takımlarından birini deplasmanda farklı yenerek zirvenin içine yerleşti.
ERNST GERÇEĞİNİ GÖRDÜ
Teknik direktör Carvalhal sonunda doğru yolu buldu. Takım ruhunu sahaya sürekli yansıtan gerçek profesyonel 'Ernst gerçeği'ni kabul etti. Kalabalık ve koşan oyunculardan orta saha oluşturmaya başladı. Fizik olarak hazır olmayan önemli santrfor Almeida'yı da oynatmayıp Mustafa Pektemek'e de şans verdi.
Her ne kadar Beşiktaş başarılı olsa da Manisa bu kadar çabuk teslim olmazdı. Ancak takımın başta Yiğit İncedemir olmak üzere üç önemli oyuncusunun eksikliği hissedildi. Mesela, sezon başından beri görev yapmadığı için büyük maç eksikliği olan Dixon, ağır hareketleri ve hataları yüzünden hem ilk golün frikiğine neden oldu hem de kısa süre sonra Mustafa'yı da kaçırıp 2. gole neden oldu.