Uzun yıllar kupa hasreti çeken F.Bahçe'nin gruptaki ilk maçı A.Gücü deplasmanıydı. Grupta dört Süper Lig takımının olması işin zorluk derecesini artırıyordu. Aykut Kocaman sahaya değişik bir takım tertibi sürdü. Kaleci Serkan dışında cezalı ve sakatlar nedeniyle eldeki şartlar buydu. Kocaman ayrıca değişik bir düzen uyguladı. Bu tek ön liberolu 4-1-4-1 sistemiydi.
Çizgide oynamaya alışmış Caner bu defa orta sahanın ortasında Baroni'nin önünde genç Gökay ile birlikte görev aldı. Bu şablondaki F.Bahçe ilk yarının genelinde iyi bir performans sergiledi. Sarı-lacivertliler takım halinde koştukları için rakibe organize olma fırsatı vermedikleri gibi sürekli hücum girişimlerinde de bulundular.
Semih klasikleşmiş arka direk gollerinden birine daha imzasını attı. Ardından bazı güzel ataklar da gelişti. Ancak A.Gücü'nün geride kalabalık halde alan daraltması F.Bahçe açısından pozisyon zenginliğini engelledi. Bu devrede A.Gücü'nde göze çarpan tek olay Ümit Özat'ın son derece yanlış bir kararla Uğur'u sol bekte başlatmasıydı. Uğur bu görev yerinde yapısı itibarıyla başarılı olamazdı. Ümit Özat bu yanlışını düzeltti ama o arada da F.Bahçe'nin golü geldi.
İkinci yarıya Ümit Özat olumsuz performans gösteren Metin ve Güven'i çıkarıp, Mehmet Çakır ile Turgut Doğan'ı alarak başladı. Kısa sürede bir duran top sonrası F.Bahçe hatalı bir gol yiyince skora denge geldi. Bu gol A.Gücü'ne büyük moral getirdi. Yüksek tempo ve ikili mücadelelerdeki etkinlikleriyle saha içi dengelerini lehlerine çevirdiler. Ümit Özat'ın bir hamlesi de ilk yarının etkili ismi Stoch'un karşısına orta sahanın ortasından Theo'yu çekmesiydi.
Stoch bu bölgede hücumda pasifize olup, geriye de ilk devredeki gibi yardım götürmeyince zaten fizik açıdan sıkıntılı olan Santos yalnız kaldı. Bu durumda da Mehmet Çakır bu yarıya damga vuran isim oldu. F.Bahçe skor dezavantajına düştü ve tamamen oyundan koptu. Çünkü sağ kulvarı da çalıştıramıyordu. Zaten Gökhan Gönül önünde Kazım oynadığı zaman kanat ataklarına ağırlık veremiyor. Mutlaka bir takım değişiklikler yapmak gerekiyordu.
Aykut Kocaman iki hamle yaptı. Oyun biraz dengelenmişken F.Bahçe bir kontratakta ikinci golü yedi. Ama zaman kalmamıştı, derken A.Gücü bir gol daha buldu. İlk yarıdaki görüntüden sonra hiç kimse böyle bir ikinci yarı olacağını ve F.Bahçe'nin bir devrede galip durumdayken 4 gol yiyeceğini düşünemezdi. A.Gücü'nün ikinci yarıdaki yürekli futbolunu taktir etmek gerekir.