Fenerbahçe'nin Sivas deplasmanında önemli eksikleri vardı. Ama Sivasspor cephesinden kaynaklanan o kadar büyük avantajı vardı ki, zaten bu avantaj önceden de tahmin ettiğim gibi farklı skora yansıdı. Çünkü Sivas çok kötü gidiyordu. 8 aydır ağır sakatlık yaşayan Mehmet Yıldız ilk 11'deydi. Ayrıca ocak ayı sonunda Sivas'ta güneşli hava ve iyi bir zemin vardı.
Maç mücadeleli başladı. Ancak 25. dakikaya kadar iki takım da futbol adına sahaya hiç olumlu bir şey yansıtamadılar.
Fenerbahçe bir türlü oyuna hükmedemiyor, organize atak geliştiremiyordu. Aşırı top kayıpları dikkat çekiyordu.
25. dakikada iyi başlayan, iyi gelişen kollektif bir atakta Mehmet Topuz'un şutu direkten döndü. O dakikaya kadar kötü futbolda fazla sahne alamayan Semih, ilk golden sonra hareketlenip başarılı bir nokta santrfor kimliğine büründü. Klasik gollerinden birini attı.
Fenerbahçe tam rahatlamışken olmayan bir pozisyonda Mehmet Yıldız mükemmel bir gole imza attı. Ama Sivasspor o kadar kötü bir durumda ki, bu golün morali bile kötü gidişe 'dur' diyemedi.
DAUM'A SORUYORUM!
İkinci yarıda Semih'in attığı usta golden sonra artık sahada tek takım vardı. Kendi istediği gibi oynayan ve arka arkaya goller atan, maçı istediği şekilde bitiren... Semih ve Uğur Boral mükemmele yakın oynadılar.
Selçuk çok iyiydi. Vederson ve Deniz de görevlerini disiplin içinde başarıyla yaptılar.
Ben yine iddia ediyorum; haftaya Güiza iyileşirse Semih yine yedek kalacak. Neden bu kadar kesin konuşabiliyorsunuz derseniz, Daum'a bir soru sorup yazımı noktalıyorum.
Semih moralli, çok iyi oynuyor. İsteği devam ediyor. Tabii ki farklı skorla Gökhan Ünal'a son 15 dakika forma vereceksin.
Peki, neden sahada dün de yürüyerek oynayan Alex değil de Semih oyundan çıkıyor? İşte bir takımda oyuncuların körü körüne dokunulmazlıkları olursa; bu, takıma her zaman zarar verir.
Sivasspor bu gidişle kümede kalamaz. Başkan Mecnun Otyakmaz'ın mutlaka radikal kararlar alması gerekir.