Yıllar yılı unutulmayacak bir klasik müzik festivali, DMarin, Turgut Reis yaşayan Bodrum'da ayni sıralarda bir de Bale Festivali vardı.
12. Uluslararası Bodrum Bale Festivali.
Bodrum Kalesi'ndeki festival aslında çok daha görkemli olabilirdi, eğer, Kültür Bakanımızın tam da bu festival devam ederken, aniden görevden aldığı Opera ve Bale Genel Müdürü Rengim Gökmen bir yıldan beri vaktinin çoğunu opera ve baleye değil, onları yok etmeye yönelik olduğu kulaklara fısıldanan yeni bir tasarı ile uğraşmıyor olsaydı..
Kültür Bakanlığı bürokratlarınca hazırlanan tasarının feci sonuçlar doğuracağı öyle anlatılıyordu ki, bir Genel Müdürün ağırlığını buraya kaydırması doğaldı.
Ne var ki, onun yerine görev yapanlar, 12. yılında olay yaratacak bir program ortaya koyamadılar.. Hem de en çok ihtiyaç duyulan dönemde..
Çalı Kuşu, 2003 yılında yapılmış bir Dans Tiyatrosu denemesiydi.
15 gece süren bir festivalin ara temsillerinden biri olabilirdi. Ama topu topu altı etkinlik sunan bir festivalin açılışı için fevkalade zayıftı.
Gene böyle dar bir program içinde Afife'nin hele hiç işi yoktu.
Geçen sezon Ankara Devlet Balesi harikalar yaratmıştı..
O muhteşem Drakula, o dünyalar güzeli çağdaş "Bir Yaz Gecesi Rüyası", hem de İrek Muhammedov Türkiye'de ve Bodrum'da iken bu defa Ankara'nın sergilediği Zorba, gene Ankara'nın rekorlar kırdığı Seslerle Anadolu, Bodrum'a gelen turistlere de müthiş bir ziyafet olurdu mesela.. ..Ve de mesela, bu 12. yıl için özel hazırlanmış, bu ülkenin dünya çapında dans yıldızlarının yer aldığı bir "Bale" gecesi.. Deniz Zirekler, Selim Boraklar, İlke Kodallar'la çeşitli balelerden sololar, ikililer!..
12. yıldan aklımızda kalan İzmir Balesi'nin Kerbela'sı oldu, bizden..
Can Atilla harika bir metin yazmış ve bestelemiş. Mehmet Balkan da öyle müthiş bir koreografi yapmış ki..
İzmir balesini yürekten kutlarım. Bu sezon bu baleyi, yerinde kendi kapalı salonunda izlemek için İzmir'e özel gideceğim ve o zaman size daha ayrıntılı yazacağım..
Carlos Saura'nın Flamenco Hoy'u olay yaratmış. İstanbul'a dönmüştüm o ara, mecburen izleyemedim. Ankara'dan gelen "Tango's" da, D- Marin, Jose Cura konseri ile çakıştığı için izleyemediklerimden..
Moskova Akademik Klasik Bale Tiyatrosu'nun Kamelyalı Kadın'ı hayal kırıklığı yarattı bende, kapanışta.. "Ben bu kumpanyayı bilmiyorum" demiştim, açılış gecesi yanımda oturan İrek Muhammedov'a..
"Benim yetiştiğim kumpanyadır. Batıya iltica ederken, onların baş dansçısıydım" demişti..
Kesin zayıf bir turne kadrosuyla gelmişlerdi. Bir büyük Rus balesini izlerken büyülenmiyorsanız, bilin ki böyledir. Kordo bale çok iyiydi. Baş erkek dansçı Aleksey Orlov süperdi, ama baş roldeki Kamelyalı Kadın dahil, kadın dansçılar çok zayıf kaldılar.