Yani bu ülkede her şey, ama en ufak ayrıntıya kadar her şey, vatandaşa "Devlet yok" dedirtmek için mi programlanıyor!..
Şu meşaleler!..
Statlara girmeleri yasak.. Avrupa maçlarında, kulüplerimizin UEFA'dan yedikleri cezanın haddi hesabı yok.. Bizde federasyon savaşmıyor bile..
Peki ya İçişleri Bakanlığı!..
Geçen hafta, yakılıp da sahaya fırlatılan meşale, bir foto muhabiri meslektaşımızı nerdeyse öldürüyordu. Dört dikişle kurtuldu.
Yahu bu statlara girerken, üzerinde minnacık on kuruş varsa alıyorlar, sahaya atmayın diye.. Bu yüzlerce meşale, hepsi bir karış boyunda iki parmak kalınlığında madeni boru.. Nasıl giriyor içeriye?.
Polisler rüşvet mi alıyor?. Ev sahibi kulüp, bir gün önce gizlice sokuyor diyorlar.. Peki deplasman takımının bir avuç taraftarı nasıl sokuyor?.
Hayır!..
Devletin umurunda değil.. Ne federasyonun.. Ne İçişleri Bakanlığı'nın..
Bir günde kökünden biter, meşale rezilliği..
Bir, tek bir sorumlu çıksa..
Bu ülkede, ülkeye ve insana sahip, tek, bir tek kişi olsa..
Meşale utancı, birimiz ölünceye dek devam edecek..
O gün kopacak kıyamet.. Kurban verildikten sonra.. Onu bekliyoruz..
Yazıklar olsun!..