Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HINCAL'IN YERİ HINCAL ULUÇ

Ömer!..

Yatak odamın pancurlarını kaldıran düğmeye dokundum..
Yeşiller ve beyazlar içinde çıktı bahçem karşıma..
Kar lapa lapa yağıyor..
Tertemiz.. Bembeyaz.. Güneş de var.. Açtım camı da.. Kar soğuğu kırmış.. İnsanı uyaran bir serin hava daldı içeriye.. Yani hani o "Pazartesi belirtisi" derler, haftaya kabus gibi başlamak.. Birden uçtu gitti..
Keyifle hazırlandım işe..
Kahvemi de yudumlayıp..
Çocuklar geldiler almaya..
Arkaya oturdum, minibüsümde..
Ayaklarımı karşı koltuğa uzatıp ve müzik setine dokundum..
Ömer Yılmaz dolmaz mı, içeriye..
Hey koca Ömer!.. Hey ölümsüz Ömer!.. Ömer Yılmaz.. Kendi kendini yetiştirmiş bir Karadeniz çocuğu.. Konservatuar falan yok..
Devlet Operasının en gözde tenorlarından olmuş.. Ama Anadolu çocuğu olduğunu unutmamış.. Bu CD, o.. Anadolu'nun her yöresinden türküler.. Ama nasıl güzel..
Nasıl insanın içine akan türküler..
Genç yaşta kaybettik, Ölümsüz Ömer'i.. Ama o gönüllerde yaşamaya devam ediyor..
İşte pazartesi sabahı, onu dinleyerek, coşkuyla, keyifle, neşeyle işe gidiyorum.. "Deniz üstü köpürür, hey canım şinanay, şina nina nay!.."
İçim köpürüyor, denizler gibi..

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA