"KEŞKE bu saatte sana tatlı bir haber vermek için arasaydım" dedi, sabah sekiz buçukta Ahmet Kurtaran.. "Belki haberin yoktur. Bu öğlen Levent Camisi'nden kaldırıyoruz.. Ayhan Önal'ı kaybettik" dedi..
Elimde telefon, içimde "Cızzzz!." Öyle kala kaldım..
Ayhan Önal..
Tek kanallı televizyon günlerinin kahramanlarından.. TRT televizyonunun efsanelerinden.. Siyah beyaz televizyonda, dünyanın en ileri, en renkli televizyonlarıyla yarışacak şovlar çeken adam.. Belgesel de yapardı ama, müzik ve eğlencenin kralıydı..
Bu ülke "Klip" denen şeyi onunla tanıdı.. O zaman, klip diye bir laf bile yokken..
Hele bizim çocuklar, Modern Folk Üçlüsü ile yaptığı programlar, hâlâ TV klasikleri arasındadır.. Özel TV'ler başlayınca, milyoner, milyarder olurdu. Çünkü TRT'ciler dışında bu işi bilen pek olmadığı için kapışıldılar.. Ayhan o furyanın içine girmedi, nedendir bilmem.. Çekildi köşesine, kendisini emekli etti. Küskün müydü dargın mıydı, onu da bilmem.. Arada Ortaköy'den geçerdi, kahve içerdik. Son yıllarda ondan da vazgeçti..
İyice kayboldu. Şimdi tümden kaybettik..
Mekânı cennettir, kesin..