Plakanızda AF yazıyor ama, benim sizi affetmem mümkün değil..
Köşede trafik ışıkları vardı. Işık size kırmızı yanıyordu, bana yeşil.. Arabanızı üzerime sürdünüz ve beni de, tıpkı kırmızı ışığı görüp de hiçe saydığınız gibi boşladınız ve gaza basıp gittiniz..
Oysa siz ana caddeden benim bulunduğum yan yola dönerek girdiğiniz için, sizi görmem mümkün değildi. Yaya geçidindeydim ve ışık bana "Yürü" diyordu. Arabanızın altında kalmamam mucize oldu..
Bu umurunuzda değil, sanırım..
Çünkü İstanbul dağ başı.. Burada trafik, mrafik yok. Gücü gücü yetene.. Üstelik yasalar da sizden yana..
Araca kırmızı yanarken, yeşilde yürüyen yayayı ezip öldürmenin cezası yok bu ülkede.. Yaya mezara.. Onu öldüren yaratık, "Tutuksuz yargılanmak üzere.." Hatta sarhoş olsa.. Hatta ehliyeti olmasa da..
Bu ülkede trafik cinayeti işlemek serbest..
Siz de özgürsünüz..
Siz insansınız.. Yayalar hayvan.. Işık, mışık, geçit, meçit neymiş.. Gözlerini dört açıp, üzerlerine süren "İnsan"lar var mı, yok mu bakmazlarsa, gebersin gitsinler.. Bir hayvan daha eksilmiş oluyor..