Efendim, meğer Amerikan kaynakları yalan yazarmış..Meğer amaçları Soğuk Savaş var ya.. O savaşta Türk milletini yanlarına almakmış. Bu Amerikalıların icadı bir halkla ilişkiler kampanyasının yalanlarıymış.. "Bu" ne mi?..
General McArthur'un Atatürk'le yaptığı konuşmanın içeriği.. Amerikan kaynakları, sırf Türklere sempatik olmak için Atatürk'ün dünyanın geleceğini okuyan bir deha olduğunu yazmışlar "McArthur'a böyle demişti" diyerek.. "Hitler'e, Stalin'e dikkat çekişi, Birinci Dünya Savaşı'nın işleri bitirmediğini, dünyayı şimdi daha büyük bir savaşın beklediğini söyleyişi" masalmış meğer.. Amerikalılar yalancı.. Doğru kaynak.. Adını ilk kez duyduğumuz bir tarihçi.. (!)
Ona dayanıp, Atatürk'ün aslında dünyanın gidişinden ne kadar habersiz, ne kadar vizyonsuz olduğunu anlatıyor, öteki Atatürk düşmanımız.
Tabii o zaman General McArthur'un bir sorunu bir türlü çözemediği bir anda, etrafındaki yığınla kurmayına dönüp "Şu anda hiçbirinizi değil, büyük yeteneği ile Mustafa Kemal'i yanımda görmek için neler vermezdim" deyişi de, bu halkla ilişkiler senaryosunun parçası.. Uydurma.. Yalan..
Mc Arthur'un dün bu köşede yayınladığım, 1963 tarihli şu deyişi de palavra..
"Mustafa Kemal asker-devlet adamı, çağımızın en büyük liderlerinden biri idi. Kendisi, Türkiye'nin en ileri memleketler arasında hakettiği yeri almasını sağlamıştır. Yine O, Türklere, bir milletin büyüklüğünün temel taşını oluşturan, kendine güvenme ve dayanma duygusunu vermiştir. Ben Atatürk'ün sadık arkadaşlarından biri olmakla büyük övünç duyuyorum."
McArthur tek değil.. Dün dünya liderlerinden örnekler verdim. Bugün devam ediyorum..
***
* Aristide Briand Fransız Başbakanı, 1921
"Dağ başındaki haydutlar diye isimlendirdiğiniz kahraman Mustafa Kemal ve O'nun tüm askerleri burada olsalardı, teker teker hepsinin heykellerini dikerdik. Böylesine kahramanla andlaşma imzalamaktan gurur duyuyorum."
* Ernest Hemingway Amerikalı Romancı, Yazar, 1922
"Marmara kıyısındaki sıcak, toz toprak içinde, eciş bücüş yollu ikinci sınıf kıyı kasabası Mudanya'da, Batı ile Doğu karşı karşıya geldiler. İsmet Paşa'yla görüşecek Müttefik generallerini taşıyan İngiliz sancak gemisi Iron Duke'ın kül rengi öldürücü kulelerine rağmen, Batılılar buraya barış dilenmeye geliyordu; yoksa barış istemeye, ya da şartlarını dikte ettirmeye değil... Bu görüşmeler, Avrupa'nın Asya üzerindeki egemenliğinin sonunu gösteriyor. Çünkü Mustafa Kemal, herkesin bildiği gibi, Yunanlıları silip süpürmüştü."
* Sir Charles Townshend İngiliz Generali, 1922
"Ben şimdiye kadar on beş hükümdar ve cumhurbaşkanı ile özel ve resmi konuşmalar yaptım. Bu geceki kadar ezildiğimi hatırlamıyorum. Mustafa Kemal'de büyük bir ruh kudretinin esrarı var."
Sözlere yarın da devam edeceğiz