Turgay Renklikurt 50 yıl öncesinin müthiş dostlarımdandı. O genç ve parlak bir atlet, ben genç ve atletizm delisi bir gazeteci. O zaman gazeteler gece çalışırdı, şimdiki gibi, 917 devlet memuru mesaisi değil. Gazete Rüzgârlı Sokaktaydı. O zaman bu ülkenin tek bağımsız atletizm sahasına yürüyüş mesafesinde. Hemen her gün gazeteden önce atletizm sahasına uğrardım. Ekremler, Cahitler, Fahirlerle sohbet için.. Gazeteler o zamanlar atletizm de yazarlardı. Bunlar ülkenin spor idolleriydi.. Turgay'ı onların arasında tanıdım bir genç atlet olarak..
Sonra ikimiz de büyüdük.. Turgay bilim adamı oldu.. Gazeteciliğe de başladı. Gerek kendi bilim dalında, gerek atletizm üzerine enfes yazılar yazmaya başladı..
Günümüz anlayışı, onu Akşam'ın spor sayfalarına sığdıramadı. Çünkü sadece futbol ve asparagas yazmıyordu.
İzini ondan sonra kaybettim..
Cüneyt Ağabey öldüğünde adı ilk aklıma gelen oydu. Kenan, Cüneyt ve ben, başladığımız atletizm sohbetlerine, Mehmet Aslan'ı alarak devam etmiştik. Şimdi Cüneyt Ağbinin yerini kim dolduracaktı?.. Tabii, Turgay!..
Onu aramayı düşünürken, telefon geldi. "Yücel'le Süreyya ekranda" diye.. İkisi de bitmiş iki insanı izlemek gelmedi içimden ama, evdeydim ve boştum. Kumandaya dokundum. Karşıma Turgay çıktı.. Programda o da vardı, uzman konuşmacı olarak..
Dinledim.. Dinledim..
Bir dostun, bir devin, bir harika adamın tükenişine şahit oldum..
Ekranda benim 50 yıldır tanıdığım Turgay yoktu.
Sportmen.. Spor ahlakına tapan, bilim adamı.. Centilmen.. Esprili.. Düzeyli Turgay yoktu.
Bir kıskançlık denizinde boğulmuş, bir kenara itilmiş, unutulmuşluk öfkesi içinde kendini kaybetmiş, spora, spor ahlakına, bilgiye, yoruma, uzmanlığa saldıran birisi vardı..
Koplar'ın goy goycusu, çanak sorular, ayıp yorumlarla, herkese, hatta, ölmüşlere, Kenan'a ve Cüneyt'e saldırıyordu.
Yücel ve Süreyya zaten bitmişlerdi.
O program, Turgay'ın da bitişi oldu..
Biz bayrağı Mehmet Aslan'la taşımaya devam edeceğiz. Televizyonlarda atletizm susmayacak. NTV'de Fuat sürdürecek programı.. Bir üçüncü de bulacağız tabii..
Bir genç katılacak aramıza, bayrağı bizden sonra da taşısın diye..
Meydan tükenmişlere, sıfırı tüketmişlere, bitmişlere kalmayacak merak etmeyin, Olimpiyat yılında..