KANYON Köprü'de yemek yerken, Mustafa (Erdoğan) uyardı.. "Hıncal Ağbi, bu üzerinde oturduğumuz ırmak, ilerde dağın tepesinde doğuyor ve bir kanyondan akarak buraya geliyor.. Oraya çıkmalısın.. Irmağın dağın içinden doğuşunu görmelisin.. Ayrıca orada, tepede, henüz el değmedik bir antik kentin kalıntıları var.. 10 bin kişilik tiyatro.. Zeus ve Artemis Mabedleri.. 14 kilometre surlar.. Sarnıçlar.. Mezarlık.. Stadyum.."
Vedat organize etti, cuma günü öğleden sonra yola düştük.. Antalya-Alanya yolundan, Aspendos'u geçtikten sonra sapınca müthiş tırmanış başladı. Böyle bir manzara olmaz.. İki kanyon var.. Biri küçük, öteki büyük.. Amerika'nın turizm yıldızlarından Grand Kanyonu iyi bilirim. Kenarında evlendim. Bu kanyondan haberim yok, Mustafa söylemese.. Nasıl bir güzellik, nasıl bir manzara.. Nasıl harika bir trekking parkuru.. Ve de kanyonun derinlerinde çağıl çağıl akan ırmak, nasıl muhteşem bir rafting imkânı..
Tepede, minibüslerle zor ulaştığımız tepede, günümüzden 4 bin yıl önce inşa edilmiş 10 bin kişilik tiyatroyu görünce aklım durdu.. O devirde, 10 bin kişilik tiyatro niye, yörenin nüfusu topu topu 30 bin iken ve bilemedin 50 kilometre içinde benzeri 10 tiyatro varken.. İkincisi.. Nasıl inşa etmişler, o zirvede.. Yol yok, alet yok, araç yok.. Nasıl etmişler ki, 4 bin yıl sonra, hafif bir düzenleme ile yeniden açılır.. Sahne yıkılmış sadece, 1940'larda, yıldırım düşmesi sonunda..
Vedat, internete girmiş, harika bir bilgi notu çıkarmış. Onu okuduk. Bir de rehber bulmuş, Adem Bahar (0 535 762 81 16).. Nasıl güzel gezdiriyor, gösteriyor, anlatıyor..
Selge, bir Psidia kenti. İlk parayı onlar basmışlar.. Kentin buraya kurulma sebebi, korku.. Zirveye ulaşmak için iki geçit var sadece.. Bu iki geçidi tuttun mu, içeri girmek mümkün değil..
Selge el değmemiş, bakir kalıntılardan. Henüz kazı yapılmamış. Milli Park ilan edilerek korumaya alınmış.. Yolunuz Antalya'ya düşerse, bu geziyi mutlak, ama mutlak yapmalı, bu ülkenin nasıl bir tarih ve doğal güzellikler hazinesi olduğunu görmelisiniz.
Artık mutlu mu olursunuz yoksa, benim gibi kahrınızdan mı ölürsünüz, bilmem..
Cumartesi gecesi, benim için Antalya'nın şaşmazı, Mithat Selection Opera Geceleri konseri vardı..
Mithat bu geleneği yıllardır sürdürüyor. İstanbul'da cumartesi geceleri Cumhuriyet Parkı'nda (19.00-20.00), pazar Bağdat Caddesi Erenköy'deki dükkân önünde (20.00-21.00).. Ankara Tunalı'daki konserlere komşu esnaf itiraz etmiş, inanılır gibi değil. Eloğlu arasında para toplar böyle etkinliklerle yeni müşteriler edinmek için.
Antalya'da gece Elvis Presley'e ithaf edilmişti. Artık çok iyi tanıdığımız ve çok sevdiğimiz çelist İlkay Ay ve arkadaşları bize enfes bir gece yaşattılar.. Konser bitince, İlkay'la birlikte karşıya, parka, Order'a taşındık gene.. O güzel müziğe devam için.. Mehmet Ağlaç, flütü konuşturdu bu defa..
Gece bitsin istemedik.. Ama bitti.. O güzel tatil de bitti..
Yenisine.. İnşallah!..