Ne kadar şirindi Orhan Pamuk o hiç de gizleyemediği heyecanı içinde, Kral'ın kendisine ödülünü uzatmasını beklerken..
Ben de heyecanlıydım, ama yüzüme vuran ifade herhalde gururdu.. Bir Türk'ün, dünyanın en prestijli, en ünlü, en benzersiz, en yanına yaklaşılmaz ödülünü almasını paylaşmanın gururu..
"Bu gururu duymayan, bu heyecanı yaşamayan, bu sevinci paylaşmayanlar, Orhan Pamuk'u değil, kendilerini yargılasınlar" demiştim. Hâlâ da diyorum.
Bir Türk'ün Avrupa'nın en seçkin başkentlerinden birinde, en geleneksel krallarından birinin elinden bu dünya ödülünü, hem de bu devirde alması.. Bu günde..
O Avrupa ki, Türkü dışlamak için elinden geleni yapıyor.. Ama o Avrupa Başkentinde, o Avrupa Kralının elinden ödül alacak tek Avrupalı bir Türk o gece, bakar mısınız?..
Amerikalılar ve Asyalılar arasında Orhan Pamuk, Avrupa'yı temsil ediyor.. Buyrun bakalım..
Nobel Ödül haftası dolayısı ile İsveç'e davet edilenler arasında idim. Pamuk'un yayınevi, sağ olsunlar, o havayı solumamı istediler..
Ödül gecesini televizyonda izlemeyi tercih ettim. Salondaki fraklılar arasında olmam zor.. Olsam da, Orhan Pamuk'u belli belirsiz görebileceğim, ekranda tüm jest ve mimiklerini yanında imişçesine izlerken.. O çocuksu heyecanını, o gurur dolu keyfini görebilir, hissedebilir miydim, ekran olmasa..
Önceleri, "Seyahat" deyince ölürdüm, zevkten.. Şimdi seçici oldum.. Gideceğim yer bana yeni bir şeyler vaad etmiyorsa "Hiç gitmemiş gençler" diyorum, yol açmak için..
İsveç bana hiçbir şey vaad etmiyor.. Stockholm hele.. 40 sene önce oysa..
Cinselliği tabu olarak algılamış bir toplumun delikanlısı olarak, İsveç, özgürlük ülkesiydi.. Tabuları yıkan cinsel devrimler hep orada başlardı.. İsveç filmlerini kollardık, hem de sinemateklerde ki, sansürsüz görelim.. İsveç filmi daha çıplak kadın, daha cesur, daha özgür sevişme sahnesi demekti, bizim kuşak için..
Bu kafada olunca da.. İsveçli kızların karayağız delikanlıları bağırlarına basmak için, terminallerde, garlarda beklediğini hayal ederdik nerdeyse..
İsveç, hayaller, masallar ülkesiydi bizim için..
Şimdi değil.. Gide gele anladık ki, çağımızda masal ülkeleri yok.. Masal biziz..
Kralın elinden alırken ödülü Pamuk telaşlandım, "Düşürecek mi" diye.. Öylesi heyecanlıydı.. Doğru dürüst selam bile veremedi, Krala.. Kraliyet ailesine.. Salona.. O anları hatırlayacağından daha emin değilim..
Bildiğim tek şey var..
Mutluluktan uçuyordu Orhan Pamuk..Ve de gururdan..
Tıpkı benim gibi..