SİMYACI'NIN ünlü yazarı Paulo Coelho'ya "Öğretirken keyif de veren, büyüleyici bir öykü" dedirten bir kitap hatırlıyorum; basıldığı zaman çok satan kitaplar listelerinin başına oturan, çok kişinin arkadaşına, dostuna hediye aldığı bir kitap; Robin S.Sharma'nın "Ferrarisini Satan Bilge"si!..
O kitap, ihtiraslı ve çok zengin bir avukatın "Bir çarıkbir hırka yeterli" görüşüne gelmesini ve iç huzura kavuşmasını sağlayan "RuhKafa-Beden eğitimi" için Himalayalar'ın karlı tepelerinde Sivana Bilgelerini bulmasını ve sonrasını anlatıyordu; Ferrarisi dahil, her şeyinden vazgeçerek!..
Çömez'i okurken hatırladım Ferrari'sini Satan Bilge'yi!..
Çömez'de Ferrari'sini satan bir "Bilge" yoktu; aksine iyi yaşamanın sırlarını veren ama onca bilgisine rağmen "öğrenmenin sonsuz merdivenlerinde bir çömez olduğunun farkına varmayı başarabilen" bir Bilge vardı; bilgi satan, bedel olarak da dostluk ve sevgi alan ve veren bir Bilge!..
Kitabın üç kahramanından biri ve birincisi olan Çömez, bilginin de, huzurun da, sevginin ve aşkın da İstanbul'un göbeğinde nasıl bulunacağını, bulunabileceğini çok iyi anlatıyordu..
Kitabın ikinci kahramanı da kendisine "Çömez" diyordu ama, aslında Çömez'e göre o, bir "bilge" idi!..
Ve elbette Çömez'de bir kahraman daha vardı; büyüleyen bir güzel kadın!..
Çömez'i mutlu eden ve mutsuzluğunu Çömez ile mutluluğa dönüştüren bir kadın!..
Kitap, bu üçlü arasında ve Çömez eksenli diyaloglar hgeçiyor!..
Sıcak ve tutkulu ÇömezBilge diyaloglarında, ruh ve kafa eğitiminin, huzuru aramanın, sevgiyi, aşkı, insan ilişkilerini tartışmanın, bilgiye ulaşma tutkusunun, öğrenmenin ve öğretmenin bir hayat felsefesi ve bir hayat tarzı olduğu nasıl da güzel anlatılıyor!.. Bir ara, bir başka gerçeğe ulaşır gibi oluyor ve kendi kendinize soruyorsunuz; "Galiba, Çömez de, Bilge de aynı insan!.. Yazar, monolog yerine, diyalogu seçmiş olmasın?.."
Çömez (Doğan Kitapçılık Tel: 0 212 449 60 06) Cüneyt E. Koryürek'in kitabı! Nerede ise yarım asırdır, yakından tanıdığım bir insan!.
Çok gezen, çok gören, çok tanıyan, çok okuyan, çok düşünen, dinleyen, konuşan, yazan, renkli bir kişidir, Cüneyt Abi!..
Onu yeni tanıyanlara "eksantrik" gelir, "marjinal" gelir; zaten Çömez'de bunlar da tartışılıyor!..
Yıllardır moda olan "Ben de yazdım" türü hatıra kitapları yazsa, çok satar ve çok da para kazanırdı, o öyle yapmadı, öyle yapmak zaten ona yakışmazdı; zira o, sadece Çömez değil, aynı zamanda bir Bilge idi!..
Olimpiyatlar üzerine kitaplar yazdı, belgeseller hazırladı, liderlik üzerine kitapları var ve sonunda...
Ona yakışan, "Çömez'i yazmak"tı ve yazdı!..
Yazımı, Paulo Coelho'nun, Ferrari'sini Satan Bilge kitabının hak etmediği sözüne benzer bir sözle bitireyim:
Kitabın adının altında "Öğrenmenin Dayanılmaz Keyfi" diyor ama, Çömez, "Öğretirken keyif veren ve insanı sonu olmayan düşünce okyanusunun dalgalarıyla boğuşturan" bir eser.
Okumayı , düşünmeyi , tartışmayı sevenlere, sevgiye, bilgiye susamışlara daha da önemlisi öğrenmeyi ve öğretmeyi bir hayat felsefesi haline getirmek isteyenlere...