Abuzittinciğim..
Abovvv.. O ne biçim açıklamaydı öyle kardeşim.. Açıklama da değil adeta muhtıra.. Asker kızgın ötekiler suskun..
Gaztecilere günde iki kez fırça çekmeyi adet haline getiren Başbakan bu defa sessiz.. Günler geçti hala bi fikir beyan etmiş değil.. Muhtıranın öteki muhatapları da kayıpta.. Gerçi bi polis şefini harcadılar ama konuşan yok.. Kimse muhtırayı üzerine alınmıyor gibi bi durum var.. Muhtemelen muhatap olarak kendilerini görmüyorlar.. Evet bu kadar sessiz kaldıklarına göre bu mutlaka böyle..
Vesveleli adamımdır bilirsin Abuzittinciğim bu muhtıra bana karşı olmasın? Gerçi Şemdinli'ye gitmişliğim yok ama herkes sustuğuna, üzerine toz kondurmadığına göre "acaba farkında olmadan bi kusur mu işledik?" diyorum..
Bi zamanlar başıma geldiydi. 22 Şubat olayları. Albay Talat Aydemir ve arkadaşları Harbiye de tutuklanmış.. Ben Yeni Sabah' tayım. O tarihlerde Ankara Palas'ın gece kulübü çok popüler.. Örfi İdare ilan edilmiş ama gece hayatı devam ediyor. Başkentin kaymak tabakası, Ankara Palas müdavimi. O gece de striptiz şov var.. Ankara da ilk.. İki kadın at üzerinde soyunacak..
Kulakları çınlasın Kamuran abi (Kamuran Özbir, istihbarat şefimiz) "..git röportaj yap" dedi.. Gittim, yaptım.. İki gün sonra yayınlandı. Birinci sayfa tam göbekten.. At üzerinde yarı çıplak kadınlar.. Nal gibi de imzam.
Uzatmim, büronun koridorlarında havalı havalı turlarken kapı çaldı. Dev gibi iki inzibat "Güneş Tecelli kim?" dediler.
"Benim.." diyince aniden havalandım, bi jipe tıkıldım. Jip siren çala çala, tam gaz Kızılay'dan Harp Okulu'na gitti. Uzun bi masa etrafında asık yüzlü subaylar.
En başta oturan komutanın elinde Yeni Sabah, röportaj işaretlenmiş.
Komutan "Nedir bu rezalet ?" dedi. Geceyi anlattım.. "..seyredenler arasında bakanlarla eşleri de vardı" dedim.. İsimlerini de söyledim.. Ama kızgın komutanlar, hayalden bi röportaj yazdığıma, fotoğrafların da Amerikan dergilerinden fotomontaj olduğunda ısrarcıydılar..
Biri, "Tural Paşamın (Cemal Tural) Örfi İdare Komutanı olduğu yerde nasıl böyle bi kepazelik olabilir.. Yalan söylüyorsun.. Atalım bunu aşağı Talat'ın yanına.." dedi. Ve hepsi birden çıkıp gittiler.
Salonda bi saat mi, iki saat mi, tek başıma, bacaklarım tirtir bekledim. Sonra bi teğmen geldi "..hadi bu defalık seni affettiler" dedi. Anlaşılan sorup soruşturup suçsuzluğuma kanaat getirmişlerdi. Gene bi jipe koydular, bu defa nazik bi biçimde, büroya döndük..
Örfi İdare Komutanı Cemal Paşa striptiz olayına felaket kızmıştı.. Ankara Palas'ın gece kulübü kapatıldı, gazeteye de "bi daha böyle saçma sapan haber yaparsanız kapatırız" zılgıtı geldi.
Genelkurmayın muhtırası bana o günleri hatırlattı işte..
Münasip yerlerinden öperim.
Kardeşin Güneş