Özhan Canaydın'ın başkanlık sevinci öyle anlaşılıyor ki, fazla sürmeyecek.. Kongrenin yenilenmesi yolunda iki yönde hareket var. Birincisi hukuksal.. Demokrasinin temel kuralı, seçimlerin gizli oy, açık sayımla yapılmasıdır. Bu iki kuraldan birini ihlal, anayasa ihlalidir. Dernekler Yasası ve Galatasaray tüzüğü, bu temel ilkeyi taşır.
Oysa Kongre'de Genel Kurul Başkanı Oğuz İmregün, bu temel ilkeyi dikkate almadı. Oyların zarflara gizli konmasını sağlayacak önlemleri uygulamadı. Dahası, tüzüğün "Seçim" maddesine geçilmeden sandıkları ortaya getirdi. Daha konuşmalar yapılırken oy kullanılması başladı. Tüzük, yasa, anayasa ihlal edildi. İyi bir Galatasaraylı, iyi bir hukukçu Kemal Onar, "İptal davası" açacağını açıkladı.
Açarsa, ya da o vazgeçirilirse, bir başka kongre üyesi bu davayı açar, yürütmeyi durdurma da isterse Canaydın ve ekibinin seçimleri iptal edilir.. Ondan sonra da tüzükte ne yazılı ise o olur.. İkinci yol.. Olağanüstü kongre.. Özellikle genç Galatasaraylılar kongrenin ertesi gün çalışmalara başladılar. Yeterli imza toplanıp olağanüstü kongre kararı aldırılacak ve bu kongrede bu defa tepki almayacak bir başkan adayı gösterilerek Canaydın dönemi sona erdirilecek.
***
Özhan Canaydın gibi Galatasaray tarihinin en başarısız başkanı nasıl oldu da yeniden seçilebildi?.. İşte sebebler.. Önem sırası ile değil.. Öylece sıralıyorum.
- Turgay Kıran'ın saf değiştirmesi.. "Özhan Canaydın'ın yıkılması gerek. Kimse ortaya çıkmıyor, o zaman ben adayım" diye adını ilk ortaya atan Turgay Kıran nasıl oldu da son anda Özhan'a sığındı?. Bunu öğrenmek gerek.
- Cengiz Özyalçın'ın ihaneti.. Sevgili kardeşim Cengiz bu deyimimi mazur görsün. Ama aklıma başka sözcük gelmiyor. Ne oldu sana Cengiz?.. Bana Selami'nin nasıl adam olduğunu anlatan sensin. Sonra son anda ağırlığını koyup Şefik'i harcayan ve Selami'yi destekleyen gene sen.. Alp Yalman'ı sırtından vurup, Özhan'a sığınmanın sebebi ne Cengiz?..
- Yüzlerce Özhan muhalifinin sırf Mehmet Cansun'a oy vermemek için kongreye dahi gelmeyişi.. Gelenlerin de "Mehmet olacağına, Özhan olsun" dediklerini bire bir biliyorum. Cansun, kongre öncesi kulislerle çok fena halde yıpratıldı. Aslında zaten yanlış adaydı.
- İnan Kıraç faktörü.. İnan Kıraç Galatasaray'ın yıllardan beri perde arkasından kukla oynatıcısı.. Arkasında "Liseciler" var.. Liseliler değil, Liseciler.. Haşmet'e ait bu deyime bayıldım. Galatasaray'ın kutsal değerlerine sahip liselilerle, dazlakları ayırt edecek bir sözcük bulmakta güçlük çekiyordum. Bunlar Liseciler işte..
Galatasaray'ı resmen bölüyor, liseli olmayanları da kamplaşmaya itiyorlar. Canaydın'ın kazandığı açıklanınca, Galatasaray marşı mı söylenir, lise marşı mı?. Bu konu üzerinde ayrıca duracağım günü gelince. Ama Kıraç ve lisecileri kitle halinde Özhan'a oy verdiler.
- Ergun Gürsoy.. Galatasaray'ın efsane yöneticilerinden. Son anda "Can Düşmanı" Özhan'a yanaştı. Niye yanaştı biliyorum. Özellikle futbolun haline üzülenler, Ergun'a sarıldılar.
- Mali durum.. Galatasaray'ın nerdeyse iflas durumunda olduğunu bilen samimi bir gurup, kulübü kurtaracak formülün, muhalefet olmadan uygulanması gerektiğine inanıyor. Muhalefet denen de İnan Kıraç ve Selahattin Beyazıt. Bu ikisi istemezse Galatasaray'da bir şeyler yapmak zor. Alp Yalman, Faruk Süren ve Mehmet Cansun'un neleri yapamadıkları ve nasıl devrildikleri biliniyor..
Galatasaray'ı yaşatmak uğruna, bu ikilinin muhalif olmayacağı bir geçiş dönemine ihtiyaç var. Yani Kıraç- Beyazıt ikilisinin karşı çıkmayacağı yönetim iki yıl için seçilmeli.. Bu da Özhan.. Faruk Süren, Fatih Altaylı, Ali Dürüst, Özer Saraçoğlu, Burak Elmas gibi en ileri muhalifler bile bu görüşe "Evet" dediler. Özhan Canaydın seçildi.
Özhan'ı seçen bir kongrenin üyesi kalmak benim için anlam taşımıyordu. İstifamı derhal verdim. Birinci raundu Özhan Canaydın kazandı. Ama maç daha bitmedi.. İkinci raundun gongu çok yakında çalacak.. Ve o zaman Özhan'ı bugün "Paravan/ Kalkan" gibi kullandığı Hagi de kurtaramayacak. Teknik direktörleri basamak yaparak iktidarını sürdürmek metodu Galatasaray gibi bir camiada çok çabuk geri teper..
