Türk spor, pardon Fenerbahçe medyası, Cüneyt Çakır'ı haftanın hakemi ilan etti. Bekliyordum, şaşmadım. Fener'e kazandıran her hakem, haftanın hakemi olur bu ülkede.. Cüneyt Çakır, 1-0 biten maçta İstanbulspor'un iki net penaltısını vermedi. İkincisi hele uzatma dakikalarının son saniyesinde idi ve artık dönüşü yoktu.

Ümit'in tekmesi, İstanbulsporlu futbolcunun kafasında patlıyor.. Fener medyası yorumluyor.. Bravo Çakır'a.. Burada çift vuruş vermeye cesaret etti.. Çift vuruş ne?.. Yarım metre dışarıda direk vuruş olsa, daha tehlikeli.. Breh breh.. Bu kadar açık, bu kadar seçik bir pozisyonu görmenin ve düdük çalmanın adı cesaret oluyor bu ülkede..

Çünkü Fenerbahçe aleyhine çalmak cesaret.. Kural o.. Öyle olduğu için Beşiktaş şaşırmadı mı?. Kraldan fazla kralcılar özür üretiyor.. "Efendim tekme kafaya gelmiş olabilir, ama Ümit önce topa vurdu.." Hadi oradan.. Ümit'in ayağının orada olması yasak.. Yasak olan yerde olan ayağı topa vurmak kurtarır mı?.. Ayni hamleyi İstanbulsporlu yapsa ve golü atsa "Topa vurdu ama" denir miydi?.. Denecek miydi?.

Türk futbolunun baş uleması Erman Toroğlu Kale Arkası'nda benim yanımda otururken doğruyu söylerdi: "Temas varsa, direk vuruş verilir, endirek değil" diye.. Direk vuruş penaltı.. Hani nerede.. Kaleci Volkan'ın beş metre geriden ölçüsüz ve kontrolsuz saldırarak Boliç'i yere yıkmasının nasıl net penaltı olduğunu Lig TV, Derin Futbol'da örnekleri ve ayrıntıları ile kanıtladım..

Şimdi İstanbulspor'u 2 penaltısını vermeyerek mağlup eden adam "Haftanın Hakemi" seçilirse eğer, Lucescu'nun en azından Türk Spor Medyası hakkında söylediklerini bir düşünmek gerekir.. Fark şurada.. Onlar Luce'nin iddia ettiği gibi "Fener'i yetiştirmek, ligi heyecanlandırmak, daha fazla gazete satmak" hesaplarını yapacak uzak görüşlü adamlar değiller. Onlar medyaya hakim Fenerli gazeteciler. Onlar oldum olası böyle.. Luce ve Beşiktaş'la alakaları yok..