Galatasaray'ın 34. başkanı seçilen Sayın Ünal Aysal'ı ve deneyimli isimlerden kurulu yönetimini kutluyorum. Bu yönetimin Galatasaray'a yeni bir yol haritası çizmek için akil insanlar ve değişim isteyenler tarafından işbaşına getirildiğini düşünüyorum. Galatasaray'a başkan seçilmek çok kıymetlidir. Başkanlık makamında böyle bir oy alarak oturmak yapılacak işler için güç verir. Rekor oyla seçilen Ünal Aysal, dilerim Galatasaray Başkanlığı koltuğunda icraatlarıyla muktedir olur.
Sayın Aysal sistemin bir başkanı olmuştur. Bu sistem, 2006 seçimleri öncesi start almıştı. O dönemde kulübün ileri gelenleri acil ödenmesi gereken borçların yanı sıra kalıcı gelir getirecek projelerin de bir an önce hazırlanması ve uygulanmaya konulması gerektiğine inanıyordu. Hiç unutmuyorum; Sayın Selahattin Beyazıt, Sayın İnan Kıraç ve bugün rekor oyla Galatasaray'a başkan seçilen Sayın Ünal Aysal yanlarına Mehmet Ali Yalçındağ'ı da alarak borçları ödenebilir şekle sokacak bir sistem üzerinde çalışmaya başlamışlardı. 2006'da bu dört ismin bizzat aday olmayacakları biliniyordu. İsmi geçen duayenlerin bir tür "olağanüstü hal" komisyonu kuracağı ve kulübün bundan sonraki dönemlerde görev alacak başkanlarına yol göstereceği söyleniyordu. Projenin ana hatlarıyla oluşturulduğu, Sayın Selahattin Beyazıt'ın birkaç ufak rötuş yapacağı da sızan bilgiler arasındaydı.
AYSAL TARİHİ FARK YAPTI
Galatasaray'ın ağır topları, 2006 seçimleri öncesi sisteme uyacak ve sistemi başarıyla uygulayacak bir başkanın Galatasaray'ı krizden kurtaracağına inanıyordu. Yani Galatasaray'da başkanın getireceği sistem değil, sistemin getireceği başkan olacaktı. Sayın Beyazıt ve Sayın Kıraç gibi isimlerin Galatasaray'ın başkanlık seçimlerinde dengeleri bir anda tersine çevirebilecek güce sahip olduklarını Galatasaray camiası çok iyi bilir. O dönemde sisteme uyacak başkan olarak Divan Kurulu eski Başkanı Semih Haznedaroğlu'nun ismi geçiyordu. Ama kurulması istenen sistem o gün Özhan Canaydın-Yiğit Şardan yarışının önüne geçemedi.
2006'da sisteme göre başkan yaratmanın çalışmaları içinde bulunan Sayın Ünal Aysal, bugün Sayın İnan Kıraç ve Sayın Selahattin Beyazıt'ın ve değişim isteyen Galatasaraylılar'ın oylarını alarak ezici bir üstünlükle başkanlık koltuğuna oturdu. Sistemin getirdiği başkan olan Sayın Aysal; dilerim sistemi yaratanların çizeceği Galatasaray yol haritasını başarıyla uygular. Bunu yapacak beceri, yetenek, ekonomik güç ve deneyimli bir kadro elinde mevcut.
TABULARI YIKTI
Sayın Aysal, bir tabuyu yıkarak yönetim kurullarında görev almadan, mutfakta çalışmadan aday olup iktidar koltuğuna oturdu. Dilerim; bu Galatasaray'da milat olur. Aysal sonrasında Galatasaray'a hizmet edecek genç, akıllı, becerikli yöneticiler "Mutfakta çalışmadan Galatasaray'a hizmet edilmez" felsefesine takılmadan Galatasaray'a hizmet için göreve soyunabilir.
Aysal'ı bir konuda şimdiden takdir ediyorum. Galatasaray'a önemli hizmetleri bulunan Hakan Üstünberk ve Yalçın Orhon gibi isimlerin yönetici olmamalarına rağmen dışarıdan hizmete devam etmelerine yeşil ışık yakmıştır. Bugün Üstünberk'in Taurasi transferindeki yetkiyi Ünal Aysal "Seçilmesem bile veriyorum" diyerek vermiştir. Aysal'a bu zorlu değişim süreci içerisinde başarılar diliyorum. Yolu açık olsun!