Galatasaray yönetimi "Ucuz etin yahnisi yavan olur" sözünü Sivas maçında gördü. Yerli ve yabancı transferlerle geçen yıldan kalan bazı oyuncuların Galatasaray formasının ağırlığını kaldıramadıkları bir kez daha kanıtlandı.
Lorik Cana yılların tecrübesi Ceyhun Eriş'in tırnağı bile olamayacağını gösterdi. Geçen yıl Ankaragücü'nde Galatasaray'a karşı müthiş oynayan Ceyhun, Sivas'ın serin gecesinde adeta sahada "Futbol şov" yaptı, takımını orkestra şefi gibi yönetti, her atağın altına imza attı, çok koştu. Rijkaard'ın geçen yıldan tanıdığını düşündüğüm Ceyhun'a kolay top kullanmaması için önlem almaması çok şaşırtıcıydı. Lorik Cana, maçı sahada seyretti, tek top kazanmadı, olumlu tek pas atmadı.
Sivas takım halinde savunma yaptı. Türkiye'nin arkası dönük oynamayı en iyi bilen oyuncularından Mehmet Yıldız önde duvar olup top tuttu ve takımının hücumda çoğalmasını sağladı.
Serdar Özkan'ın son andaki hastalığı yenilgiye mazeret olamaz. Rijkaard'ın çıkardığı çıkardığı kadro "Ya tutarsa" felsefesindeydi. Belgrad'daki rövanşta ilk 18'e bile almadığı Emre Çolak'ı, Serdar'ın yerine monte etti. Bu büyük hataydı. Emre yetenekli ama futbol eğitimi eksik. Pozisyon almasını bilmiyor, top ayağındayken nereye, kime, nasıl kullanacağını bilmiyor. Fiziği yetersiz. İkili mücadelelerde ayakta kalamıyor.
Rijkaard, "Biz kesinlikle oyunu geride kabul edebilecek bir takım değiliz. Önde oynamamız lazım" diyor. Galatasaray takım halinde hareket edemediği gibi ne rakibe önde basıyor ne de hücumda yeterince çoğalabiliyor. Yönetim şunu bilmeli; Galatasaray üç-beş kaliteli oyuncuyla maç kazanabilir ama bu kadro kalitesiyle asla şampiyonluğa oynayamaz. Ali Turan'dan da sağ bek yaratmak büyük hata olur. En önemlisi Rijkaard takımı psikolojik olarak maça hazırlayamıyor. Takımın yetersizliğini ve sahada neler yapamadığını görünce de kulübede sinirleniyor.
Not: Yönetim transfer konusunda laf değil, icraat üretmeli. Bu takımın acilen orta sahaya ve savunmaya kaliteli oyuncu ihtiyacı var.