Cesaret bütün zorluklar ile her durumda savaşmaktır. Hatta olmayanı oldurmaya çalışmaktır. Kalli oynatacak yabancısı olmadan, Alex'li, Carlos'lu, Deivid'li, Edu'lu, Lugano'lu yani tam kadrolu Fenerbahçe önüne zorunluluktan çoğu tecrübesiz yerli oyunculardan kurulu bir kadro sürdü . Ancak Kalli'nin iki forvetle Galatasaray'ı oynatması büyük cesaretti. 4-4-2 düzenindeki Galatasaray özellikle ilk yarıda üç net pozisyon bulurken, Fenerbahçe'yi gol yollarına sokmadı. Yıllardır Kadıköy'de hep kaybeden Galatasaray bu kez akıllı ve cesaretli oyunla kaybetmediği gibi galibiyeti de kaçırdı. Futbolda bir kural şöyle der: "Yıldızlarla maç kazanırsınız, takım olursanız şampiyonluğu alırsınız." Galatasaray, Fenerbahçe önünde başarıyı takım oyunuyla elde etti. Mehmet Topal, Alex'e hem fazla top aldırmadı, hem de Alex'e ayağındaki topları gol pozisyonuna dönüştürecek alanı bırakmadı. Galatasaray sahayı daraltıp her yerde basarak Fenerbahçe'nin öldürücü ayağa pas oyununa izin vermedi. " Koşmuyor " denilen Arda önündeki Gökhan Gönül'ü hep takip etti, kovaladı ve kenardan hücuma katılıp orta yapmasına izin vermedi. ServetEmre ikilisi savunmada dikkatli oynarken yüksek toplarda geçit vermedi. Uğur ve Volkan ikilisi de kanatlardan sık sık hücuma çıktı.
KADIKÖY KABUSU BİTTİ
Top Fenerbahçe savunmasının göbeğindeyken, Şükür ve Karan ikilisinden biri sürekli Edu-Lugano üzerine baskı yaptı. Top Fenerbahçe orta alanına gelince Şükür-Karan ikilisinden yine biri orta alana gelip Selçuk-Aurelio ikilisinin rahat pas kullanmasına izin vermedi. İkinci yarının başında da Galatasaray üstündü. Hakan karşı karşıya yüzde yüz golü kaçırdı. Galatasaray disiplinli oynuyor, top rakibe geçtiğinde herkes takım halinde alanları daraltıyordu. Serkan Çalık etkisizdi. İki forvetle oynama cesaretini gösteren Kalli'nin "Bu skor bana yeter" düşüncesine kapılıp, Hakan'ı çıkarması ve hazır olmayan Ayhan'ı alması yanlıştı. Hakan belki gol kaçırıyordu ama iyi çalışıyor, hava toplarını alıyor ve Edu-Lugano ikilisini çakılı tutuyordu. Hakan çıktıktan sonra Galatasaray sadece Arda ile pozisyon yakalayabildi. Bu yanlış değişim, Fenerbahçe'nin oyunu dengelemesini ve cesaretle hücuma çıkmasını sağladı. Kaleci Orkun, Servet, Emre ve Topal etkili savunma yapıp Fenerbahçe'nin gol yollarını tıkadı. Kalli korkmayıp cesaretini sürdürseydi Galatasaray kazanabilirdi. Sonuçta Kadıköy büyüsü ve kâbusu bitti.