Türkiye'nin en iyi haber sitesi
REFİK ERDURAN

Tek temiz uç

Yıllardır gaz sancısı diye çekilen ağrının bağırsak düğümlenmesinden kaynaklandığı anlaşılınca hasta ameliyata alınıyor. Uzun sürüyor müdahale; bir türlü sonuca ulaşılamıyor. Cerrahların yeteneği ya da niyetine ilişkin kuşkular oluşur, ameliyathanede hastane yönetimiyle hekimler arasında tartışmalar yoğunlaşırken yandaki bölümde yangın çıkıyor.
Güvenlikçiler itfaiyeye haber veriyor ama yangını elektrik kontağının değil de benzin tutuşmasının başlattığı belli olunca kundakçılık suçlamaları ile silah çekerek birbirlerine giriyorlar. Oluk gibi kan akıyor.
İtfaiye ise bir türlü gelmiyor. Çünkü aralarında anlaşmazlık var. Hastane binasının tapusuna ilişkin bir dava yüzünden itfaiye amirleriyle başhekim mahkemelik. İtfaiyecilerden "Yangına gidelim" diyenler "Gitmeyelim" diyenlerle sille tokat dövüşüyorlar...
Nedir bu, sonuçları ölümcül olmasa rezaletler komedyası diyebileceğimiz kargaşa? Olur mu böyle şey?
Oluyor maalesef. Beterini yaşamaktayız. İçeride müzmin Kürt sorunumuzu çözmeye çabalarken komşuda patlak veren facia da, onu seyreden "büyük" ülkelerin çıkar çekişmesi de tam bir insanlık çöküntüsü.

***

Fazla karışık ve çirkin diye Suriye görüntüsünden sıkıldıysanız haklısınız. Oradaki durum iki ucu kirli değnek de değil. Her biri kanlı pisliğe belenmiş çok uçlu bir dallar düğümüne benziyor. Ve biz mutlaka bir uçtan tutmak zorundayız.
Bir tarafta zorba rejim, öbür tarafta ona baş kaldıran özgürlükçüler bulunsaydı ne kolay olurdu çözüm! Gerçekte ise zorbanın yanında Sovyetler Birliği mirasçısı Rusya, İslamcı ve "antiemperyalist" İran, bir de resmî adında "komünist" lafı geçen Çin var. Baş kaldıranların kararsız destekçisi Batı derseniz, görünüşte özgürlükçü, gerçekte petrolcü.
Niçin kararsız? Çünkü bir büyük çatlak da o safın kendi içinde.
Hatırlayacaksınız, Amerikan saldırısıyla Saddam devrildikten sonra Irak'ta "vahşi İslamcılar" çıkmıştı ortaya. Kaçırdıkları insanların kafalarını kamera önünde kıtır kıtır kesip görüntüleri televizyonla yayımlamak gibi iğrençlikler yapıyorlardı.
Şimdi Suriye'de "Allahuekber" haykırışını dilinden düşürmeden dövüşen direnişçilerin bir bölümü aynı öyle marifetler göstermekte. Amerika o nedenle "Asya'nın ortasında öldürdüğüm Bin Laden Orta Doğu'da hortlamasın?" diye ensesini kaşıyarak kara kara düşünüyor.
Birleşmiş Milletler'deki kepazelik ise iki sözcükle özetlenebilir:
Çıkarcılık felci.
***

Biz?
Tutulacak hem temiz hem de güvenliğimize uygun uç ararken sanırım tek doğru seçeneğin peşindeyiz: mezhep kavgalarıyla parçalanmamış, istikrarlı, mümkün mertebe demokratik bir Suriye için çarpışan (vahşi olmayan) direnişçilerin desteklenmesi. Ve ortaya çıkacak yeni komşuyla dostluk.
Gerçekleşir mi?
Denemeliyiz. El birliğiyle. Kendi aramızda çekişme konusu yapmadan.
Başka çare yok.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA