Geçen hafta sonu yapılan CHP Yenimahalle ilçe kongresinde Başkan Fethi Yaşar bir grup tarafından yumruklandı.
Adam, korumalarının sayesinde hastanelik olmaktan zor kurtuldu.
Yaşar, partinin mütevazı, halktan kopmayan isimlerinden biridir…
Sonunda o da tartaklandı…
Yumruklayanlar başka partiden değil.
Ce Ha Pe'li gençler…
Tabii asıl vahim olan bundan sonrası...
Galiba CHP'deki değişimin püf noktası da burada!

Bir milyon nüfusu olan Yenimahalle'nin Belediye Başkanı'nın kendi partilileri tarafından yumruklanması, öyle kolay yenilir yutulur bir şey değil…
Sessiz kalınacak, geçiştirilecek bir olay ise hiç değil…
Fethi Yaşar bir gün önce destek verdiği adayını açıklamıştı.
Kongre günü de CHP'nin yumrukları yüzünde, gözünde patlamıştı.
Yaşlı adam canını zor kurtardı desek abartmış olmayız.

***

Fethi Yaşar'ı o yumruklardan çok olanlar acıtmıştı.
Boğazı düğümlenmiş, nefessiz kalmıştı.
Olay sonrası Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun arayıp 'geçmiş olsun' demesini çok bekledi.
Epey bir zaman sonra Kılıçdaroğlu, Fethi Başkan'ı aradı…
Ama keşke aramasaydı…
Çünkü Kılıçdaroğlu 'geçmiş olsun' demek için değil,
Hesap sormaya aramıştı.
Ne hesabı mı?
Anlatalım da küçük dilinizi yutun.
Sonra da CHP'nin ne hale geldiğini görün…
Yenimahalle Belediyesi, encümen kararıyla ihtiyacı olanlara yakıtını karşılamak koşuluyla otobüs tahsis etmektedir.
İl dışına giden otobüsün deposunu belediye doldurur, dolu olarak da geri alır…
Encümeninin kararı aynen böyle...
Bir müsabaka için Gazi Çiftlik Lisesi sporcuları 06 YB 2786 plakalı otobüsle Isparta'ya gider.
Ama dönüş için otobüsün yakıtı yoktur.
Şoför okul yetkililerine durumu bildirir.
Ve araca 180 liralık motorin alınır.
Sonra da yola çıkılır.
Hâlâ CHP'li gençlerin attığı yumrukların şokunu yaşayan Başkan Fethi Yaşar dayağın etkisindeyken telefonu çalar.
Arayan Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'dur.
'Nihayet' der ve sevinir.
Ama sevinci kursağında kalır.
Çünkü Kılıçdaroğlu, Yaşar'a hesap sormaya başlamıştır…
Üstelik "Senin şoförün nasıl para ister?" diye de azarlar.
CHP'li Başkan ne ummuş ne bulmuştur?
Şoför rüşvet istememişti…
Sadece aracın Ankara'ya dönmesi için yakıtı yoktu.
Fethi Yaşar durumu anlattı.
Ama isyan da etti…
Dövülmüştü, bu durum ne yazık ki Genel Başkan'ın umurunda bile değildi…
Bu nasıl işti…
Partisinin en başarılı belediye başkanına yapılan reva mıydı?
Birinci ayıbın üzerinden iki hafta geçmeden yaşanmıştı bu olay…
Biliyorsunuz; tüzük kurultayında bir de 'ilk' yaşanmıştı.
CHP Mersin Milletvekili İsa Gök dünyanın gözü önünde tartaklandı, yaka paça kongre salonundan dışarı atıldı…
Sonra anlaşıldı ki İsa'yı tartaklatan Genel Başkan'ın yakınıymış.
Adam, eski genel merkezi milyonlarca liraya ihalesiz restore ediyordu.
Yalçın Bayer, rumuz isimle dün adını yazdı…
Malum şahıs, kongre günü İsa Gök'e haddinin bildirilmesi için telsizle adamlarına talimatlar yağdırmıştı…
Hem de CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun gözleri önünde…
Fethi Yaşar'ı dövenlerin kimden cesaret aldığı apaçık ortada…
Dürüstlük taslayan Kılıçdaroğlu'nun, candaşları taşıyan belediye otobüsünün masraflarını belediyeye yüklemek istemesini kim izah edecek acaba?
Yani?
Milletvekili isyanda, başkanı öfke dolu, candaşlar yumrukçu...
CHP'nin adı da YENİ ha!
Hadi canım sen de!...