Günlerdir merakla raflardaki yerini almasını bekledik. Türk basını yeni bir gazete kazanacaktı.
Ve işsiz meslektaşlarımıza yeni bir ekmek kapısı açılacaktı.
Aylar süren hazırlıklardan sonra Yurt gazetesinin ilk sayısı pazar günü yayınlandı.
Manşete baktım…
Sadece bakmadım, taktım da…
"Vur emri Başbakan'dan"
Hem kışkırtıcı hem iftira hem de yalama türü bir manşet.
Yandaşlığa ve candaşlığa tavan yaptıran bir manşet.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, gazeteye verdiği özel mülakatta Türkiye'yi sarsacak açıklamalarda bulunmuştu!
Hakikaten sarsıldık(!)

Bugünlerde başı 'kurultayla' dertte olan CHP lideri, destursuz atışlarına devam etmiş, bu kez 'iftira' da Guinnes'lik olmuştu. Güya, Uludere'de bombalanan kaçakçılar için 'vur' emrini Hükümet vermişti.
Başlık CHP'de en genç PM üyeliği yapmış kurultay delegesi olan Korkmaz Karaca'yı bile isyan noktasına getirdi.
Karaca, "Ne demek vur emrini Başbakan verdi?" diye sordu, ardından da
"Başbakanı eleştirmek başka, iftira atmak, karalamak başka. O bu ülkenin başbakanı" dedi.
Sahibini merak ettiğimden gazetenin künyesine baktım.
Çankaya Belediyesi'nin eski çalışanlarından…
Şimdi CHP Kahramanmaraş Milletvekili Durdu Özbolat…
Hakkında epey şey duydum…
Neyse…
Zamanı gelince onlara da değineceğiz elbet…
Büyük bir ayıba imza atarak ilk çıkışını yapan gazete halktan da kötü not aldı…
Üstelik bu haberle Kemal Kılıçdaroğlu'nun borazanı damgasını yedi.
Gelelim olağanüstü kurultay meselesine…
Dün gazeteciler bir açılışta yakaladığı Kılıçdaroğlu'na kurultay tarihi ile ilgili, "Muhalif kanadın talepleri doğrultusunda mı 26 Şubat olarak karar aldınız, yoksa sizin kendi gündeminizle mi ilgiliydi?" diye sordu.
CHP lideri "Bu, kendi gündemimizle ilgili bir talep. Tüzüğümüz Genel Başkan olarak bana özel gündemle olağanüstü çağrı yapma yetkisi veriyor. Ben de bu yetkimi kullanarak 26 Şubat'ta kurultay çağrısı yaptım" dedi.
Bu söz muhalifleri küplere bindirdi.
Hemen Kemal Kılıçdaroğlu'na bir 'ültimatom' verildi.
Ve CHP liderine, "Bilindiği üzere noterden onaylı imzalarımız ve başvurularımızla CHP Kurultayının 'olağanüstü' olarak toplanması talebimize gündemi de eklemiş ve Genel Merkeze iletmiştik" dediler.
Muhtıranın Türkçesi "Milleti kandırma Sayın Kılıçdaroğlu, o imzalar olmasaydı sen kurultay kararı alır mıydın?" demektir.
CHP'li muhalifler Kılıçdaroğlu'na bir de uyarıda bulundu ve Numan Kurtulmuş'un geçmişte yaptığı gibi, bir tezgah kurulması halinde partinin 'kayyuma tesliminin' bile söz konusu olacağını hatırlattı.
Ali Yıldızlı, Orçin Güney Çalık, Aliye Gündüz, Davut Nur, Bektaş Bektaş ve Kayhan Yüreğir imzalı muhtırada,
"Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nun, imza sahiplerinin belirlediği gündemi saptırma veya değiştirme ya da gündeme seçim hariç yeni maddeler eklemesi, imzacıların isteğini yerine getirmemesinin, kurultayı toplamamak anlamına geleceği ve tam bir hukuksuzluk halini oluşturacağı, belirlenen gündemin dışında bir gündemin ilanı halinde ise yargı yoluna gidileceği" özellikle belirtiliyor.
Kısacası CHP'de kılıçlar dünden çekildi…