CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu pazar günü İzmir'de esip gürlemiş…
Üstelik ölçüyü de kaçırmış…
Konuşmasının yargıyla ilgili kısmında,
"Türkiye'de yargı sistemi hükümetin arka bahçesi haline döndü" dedi ve bombayı patlattı: "Yargıtay'a 160 tane militan seçtiler."
Enteresan…
'160 militan' ha…
Benzetmeye bakar mısın?
Yargıtay'ın değerli üyeleri 'militan' sözüne mutlaka bir cevap verecektir.
Ama ben Sayın Kılıçdaroğlu'na, yargının asıl kimler tarafından 'arka bahçe' yapıldığına dair bir hatırlatma yapayım.
***
Eski HSYK Başkanı
Kadir Özbek'in hükümete karşı bir siyasi parti lideri gibi uzun zaman muhalefet yaptığını unutmamak lazım.
Yine eski YARSAV Başkanı
Ömer Faruk Eminağaoğlu ile şimdi CHP Grup Başkanvekili olan
Emine Ülker Tarhan'ın insafsız çıkışlarını da…
Sayın Kılıçdaroğlu, aynı zamanda devlet memuru olan bu yargı mensuplarının kimden güç alarak hükümete kafa tuttuğunu söylesin önce.
YARSAV'cıların yakasındaki rozeti hep birlikte gördük.
***
Acaba CHP, hükümetin çıkardığı kanunların iptalini sağlamak için Anayasa Mahkemesi'ne açtığı davalarda kimlerin müdahil olduğunu unuttuğumuzu mu sanıyor?
Sahi eski Adalet Bakanları'ndan Seyfi Oktay, ne yaparken dinlemeye takılmıştı?
Demek ki yargıdaki kadrolaşmanın başladığı dönem ve uzun zaman kimin arka bahçesi olduğu ortada...
***
50'nci hükümet döneminde yapılan kadrolaşmanın hafızalardan silindiğini düşünmeyin sakın.
Tansu Çiller liderliğindeki DYP-SHP koalisyon hükümetinin Adalet Bakanı
Mehmet Moğultay'ın yaptığı kadrolaşma hep tartışılmadı mı?
***
Meclis Genel Kurul'unda 6 Ekim 1998 Salı günü 20. Dönem 4. Yasama Yılı 2.
Birleşimi'nde Meclis Başkanlığı'na bu konu hakkında bir soru önergesi veren milletvekilleri,
"Eski Adalet Bakanlarından Mehmet Moğultay, görevde bulunduğu süre içinde yoğun bir kadrolaşma hareketi gerçekleştirmiştir. Bakan Moğultay'ın kadrolaşmada gözettiği en önemli unsur, bölgecilik ve mezhepçilik olmuştur" demişti.
Mehmet Moğultay da bölgeciliğe ve mezhepçiliğe dayanan kadrolaşmayı inkâr etmemiş, aksine bunu bütün benliğiyle savunmuştu.
Moğultay'ın
"Ben, Tuncelilileri, Karslıları, Siirtlileri almayacaktım da MHP'lileri, RP'lileri mi alacaktım" sözü hafızalardan silinmemiştir…
***
Gördüğünüz gibi CHP lideri Kılıçdaroğlu, yargıdaki asıl siyasallaşmanın 1993'te Çiller'in başbakanlığındaki iktidarın SHP'li Adalet Bakanları Seyfi Oktay ve Mehmet Moğultay döneminde başladığını unuttu galiba.
Adalet Bakanlığı'na iki bakan döneminde yazılı sınav ve mülakat yöntemiyle 2 bine yakın hakim ve savcı alındığını tekrar hatırlatalım.
O uyuyor olabilir, ama biz uyumuyoruz.
***
Sayın Kılıçdaroğlu ya konuşmuyor ya da 'destursuz'
atıyor…
Mesela defalarca sorduğum
"Akyurt'taki 150 binlik evinin değerini neden 15 bin lira beyan ettin?" soruma hâlâ bir yanıt alamadım.
Ya da veremedi.
Bunu unutacağımı sanmasın.
Ama her fırsatta bu ayıbını yüzüne vuracağım.
***
Kendi açmazlarıyla ilgili sorulara cevap veremeyen Kılıçdaroğlu,
'KCK operasyonları' ya da
'Ergenekon'la ilgili konularda bülbül kesiliyor.
Tıpkı
İzmir Büyükşehir Belediyesi'ndeki yolsuzluk operasyonlarının başını sonunu bilmeden konuştuğu gibi…
Aslında Sayın Kılıçdaroğlu temkinli olmalı…
Çünkü belediyelerde en büyük yolsuzluk
'imar' işlerinde yapılıyor.
Yalandan şova gerek yok demiştim bir keresinde…
Yoksa açığa düşer insan.
Neyse…
***
Demek Yargıtay'da 160 militan varmış ha!..