Başbakan Erdoğan'ın 99 yıl sonra yayınladığı taziye mesajını olumlu bulan, "yetmez ama evet" diyen ya da çok yetersiz karşılayan oldu ama hiçbiri Türkiye Ermenileri kadar "memnuniyetle" karşılamadı.
Çoğunluğu bir bahar müjdesi olarak karşıladı bu açıklamayı. Kiminle konuşsam, boğazında düğümlenen bir ses tonuyla anlattı duygularını. Başbakanın açıklamasında da yer aldığı gibi "ateş düştüğü yeri yakar" misali, sadece 1915'i değil, sonrasında nasıl bir yaşam sürdürdüklerini bir onlar, bir de Allah biliyor. Tam da bu nedenle atılan her olumlu adım, onların yüreklerine su serpiyor. Bu yüzden Başbakan Erdoğan'la görüşmek için Ermeni Patriği vekili Aram Ateşyan, işadamları Dikran Gülmezgil, Bedros Şirinoğlu ve Erol Ergan'dan oluşan heyetle Ankara'ya gitmeyi bekliyor.
Sevgili dostum Dikran Gülmezgil'le konuştum; taziye mesajının Türkiyeli Ermenilerin ruh dünyasında ne anlama geldiğini şöyle anlatıyor:
"Büyük memnuniyet yarattı ve çok mutlu olduk. Artık bazı şeyler değişiyor. Başbakanımızla bir gönül bağımız var, her zaman yanımızda oldu. En son Karagözyan Vakfı'nın bir projesinde bile elinden geleni yaptı. İnsani yaklaşım çok şeyi değiştirir. Artık geriye bakmamak lazım, çünkü bakınca geleceği kaçırıyor, önümüzü göremiyoruz. Arkasının geleceğine inanıyorum."