Son günlerin ilginç tartışmalarından biri TESEV Başkanı Can Paker'in Açık Toplum Vakfı'ndan ayrılmasının ortaya çıkmasıydı.
Medya bunu "Soros Darbesi" olarak nitelendirdi. Bu ayrılığın Gezi olayları sonrası ortaya çıkması da Gezi-Soros bağlantısı kurulmasına yol açtı ve kafalar karıştı.
Olayın yeni olmadığını Can Paker'i arayınca öğrendim. O günden bu yana bunun bilinmemesi çok ilginç. Kendisiyle ilgili yeni bir kitapta ayrıntıların olduğunu söyleyen Paker, sadece şunu söyledi:
"Bu yeni bir şey değil, 2010 yılında Açık Toplum Vakfı'ndan ayrıldım."
İstifa yeni değil ama arkasındaki zihniyet yeni ve çarpıcı. Meğer Açık Toplum Vakfı, daha 2010 yılında AK Parti'ye muhalefet kararı alınmış... Bunun açığa çıkışı da şimdi CHP Milletvekili olan Binnaz Toprak'ın yaptığı "Endişeli Modernler" araştırması üzerine yapılan tartışmaya dayanıyor.
O araştırmaya şerh düşen Can Paker şöyle diyor:
"Kendisine de söyledim. 'Bu, araştırma değildir' dedim. Cumhuriyet Mitingleri'ne katılmış CHP'lilerle araştırma yapıyorsun, sonra bunu Türkiye'nin geneliymiş gibi sunuyorsun.
Ha bunu yapmadı Binnaz. Ama böyle geçti basına. Buna itiraz etmedi."
İlginç bir durum... Bildiğimiz kadarıyla 2011'den sonra AK Parti değiştiği için muhalefet ettiğini söyleyenler vardı ama bu tartışma işin hiç de öyle olmadığını gösteriyor.