CHP yine bir siyasi komployla çalkalanıyor. Bu kez birçok şey daha net görünüyor... Ortada siyasi aktörler var, kadın var, medyanın içinde kirli istihbarat örgütü gibi çalışan oda var.
Hepsinin ortak paydası da belli; CHP. Kimi CHP'yi kurtarmak, kimi CHP'nin TV'sini ele geçirmek, kimi de CHP'de tehlike olabilecek rakipleri elimine etmek istiyor.
Tüm bunlar da CHP'nin "yeni" diye yola çıktığı, hatta halka ve sorunlara dokunduğu bir süreçte yapılıyor. Peki, kim yapıyor?
Şimdi cevabı aranan soru bu... CHP'yi istemeyen güçler mi, yoksa CHP'ye dost güçler mi?
İlk kaset olayı patladığında şöyle yazmıştım:
"Bu kaset komplosu CHP'nin dostları tarafından hazırlandı."
Aslında Baykal'lı CHP uzun dönemdir bazı güçlerin hedefindeydi. O güçlerin başında da Ergenekon Terör Örgütü yapılanması içinde ve çevresinde yer alanlar geliyor.
Alın Baykal'a yapılan son komplo olayını... Oda TV'de çalışan bir kadın gazeteci eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ile ilgili şöyle diyordu:
"Baykal beni elle ve sözlü olarak taciz etti."
Baykal bunun bir komplo olduğunu açıkladı. Gereken yerlere bildirdiğini de söyledi.
Ve Taraf yazarı Ozan Kütahyalı'ya çok daha çarpıcı bir şey söyledi:
"Bu kişiyi Soner Yalçın'ın gönderdiği, böyle bir komplo ve şantaj projesinin hayata geçirilmek istendiği kesin. Peki, bu projenin arkasında kim var? Kim yüreklendirdi ve görevlendirdi Soner Yalçın ve ekibini? Kim? Savcılığın bunun üzerine gitmesi gerektiğini söylüyorum..."
Bu süreçte sadece savcılığın değil, CHP yönetiminin de bu sorunun cevabını araştırması gerekiyor. Gerekiyor çünkü bu çevre CHP ile çok içli dışlı... Kılıçdaroğlu göreve geldiği günlerde en sık görüştüğü isimlerden biri olarak Yalçın'ın adı anılıyordu.
Hatta ilk önemli konuşmalarından birini de bizzat o kişiye vermişti. Kürt olmadığını, Horasan Türkmenlerinden geldiğini, Dersim'le ilgili ilk araştırma girişimini de ona söylemişti.
Ve en önemlisi Kılıçdaroğlu'nun, Oda TV operasyonundan sonra söyledikleriydi:
"Soner Yalçın soyadı gibi yalçın, kaya gibi... Kalemini satmaz. İnternet sitesi yazılamayanları yazıyor."
İnanılmaz değil mi?
Kılıçdaroğlu'nun "Yalçın kaya" sı Baykal'ın komplocusu çıkıyor. Bu gerçek ortada dururken, halka dokunmak, aile sigortası, hakikatler komisyonu gibi önemli projelerle çıkış yapmak, Mardin'e gidip inançlara ve etnik kimliklere garanti vermek toplumla buluşmaya yetmiyor.
Toplum yönelmek istiyor ama CHP statükoyla, komplocularla, darbe planlayıcılarla arasına mesafe koyamıyor. CHP'nin sorunu bu.