Anayasa paketinin son gün oylamasında Meclis kulisi gerilim ve heyecan arası gidip geliyordu. 17'nci maddenin geçmesinden sonra kritik eşiğin aşıldığı gibi bir hava vardı ama yine de bütün maddelerin oylanmasının nasıl sonuçlanacağı merak ediliyordu. Acaba bir fire olur mu?
Doğrusu hem muhalefet cephesinde hem de iktidar cephesinde (ufak bir kaygı olsa da) büyük çoğunluk paketin geçeceğini düşünüyordu.
Meclis'te ilk önce CHP kulisine gittim. Samsun Milletvekili Haluk Koç'un bulunduğu masada bir süre CHP'lilerle sohbet ettik. Yan masada Nesrin Baytok, Güldal Mumcu vardı. CHP kulisinde hava biraz bulutluydu. Siyasi dile umut ve değişim değil, kaygı ve kızgınlık hâkimdi. AKP dayatmasından, sistemi değiştirmek istemesinden ve liberallerin bunu görmemesinden şikâyet edildi.
BDP kulisi ise sessizdi. Bir köşede bir süre Osman Özçelik'le konuştum. Onlar da bir siyasi parti oldukların ve kendi siyasetlerinin gereğini yaptıklarını söylüyordu.
MHP'den kimseyi göremeyince soluğu iktidar partisinin hareketli kulisinde aldım. Sohbetler sürüyor, Anadolu'nun dört bir yanından getirilen yiyecekler dağıtılıyordu. Bir köşede Bursa kestane şekeri, bir köşede İzmir lokması, bir başka köşede Çorum leblebisi... Leblebi köşesinde AK Parti Genel Başkanı yardımcısı Abdülkadir Aksu'yla karşılaşınca bir paket leblebi de bizim elimize tutuşturdu. Gerçi çay ocağında güzelim Çorum leblebisini unuttuk ama AK Partilileri unutmadık. Onların da oylama öncesi nabzını tutuk.
Dengir Mehmet Fırat, Egemen Bağış, Zafer Çağlayan, Mehdi Eker, İhsan Aslan, Mehmet Müezzinoğlu, Zeynep Dağı, İbrahim Yiğit, Reha Çamuroğlu ve Burhan Kayatürk gibi çok sayıda milletvekili ile konuştuk. Hepsi de sonuca olumlu bakıyor ve paketin geçeceğini söylüyordu. İşte onlardan birkaçının görüşü.
İhsan Aslan: Geçmişin yanlışlarıyla yüzleşme açısından bir tarih yaşanıyor. Bu değişim yeni bir anayasa yapabilmenin önünü açıyor. Böylece çok önemli bir tabu yıkılmış oluyor...
Mehdi Eker: Öteden beri bilinmeyen ikizlikler üçüzlükler tezahür ediyor. Ruh ve davranış akrabalıkları ortaya çıktı çıkıyor. Mesela MHP ile BDP ve CHP aynı saflarda buluşuyor. Bu da tarihtir. Daha demokratik ve daha sivil bir Türkiye doğuyor.
Mehmet Müezzinoğlu: Türkiye 3'üncü sınıf bir demokrasiden 2'nci sınıf bir demokrasiye geçer.