Dün Ege'nin şirin kenti Aydın'daydım. Aydın denilince akla tarihi derinliğinden bereketli topraklarından önce ister istemez merhum "Başvekil" Adnan Menderese geliyor. Zaten, ben de onun için Aydın'daydım.
Adnan Menderes Üniversitesi, "Türk Siyasetinde Adnan Menderes" konulu bir panel düzenlemişti. İlginç bir panel olacağı kesindi ancak öncesinde yaşanan bir "veto" paneli daha da ilginç bir hale getirdi.
Olay, üniversitenin böyle bir panele konuşmacı olarak 9'uncu Cumhurbaşkanı Demirel ve eski İçişleri Bakanı İsmet Sezgin'i davet etmesiyle başladı.
Bildirimler yapıldı, afişler asıldı ama konuşmacılar arasında yer alan Menderes'in oğlu Aydın Menderes herkesi şaşırtan bir tepki verdi.
"Demirel katılırsa ben yokum…"
Bu veto her şeyi değiştirdi. Durum Demirel'e "uygun bir dille" anlatıldı ve Demirel konuşmacılar arasından çıkartıldı. Sezgin de bu gelişmeler üzerine katılmaktan vazgeçti.
Ve dün panel Demirel'siz gerçekleşti.
Adnan Menderes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şükrü Boylu'nun açılış konuşmasını yaptığı panelin konuşmacıları arasında Aydın Menderes, torun Adnan Menderes ve siyaset bilimci Doç. Dr. Yüksel Taşkın vardı. Yazar Yılmaz Karakoyunlu'nun yönettiği panele, Aydın Valisi Hüseyin Avni Coş, Aydın Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, eski Kültür Bakanı Atilla Koç, eski DP Genel Başkanı Süleyman Soylu ve bini aşkın öğrenci katıldı.
İlk konuşmacı Aydın Menderes, "Türkiye o gün tartıştıklarını bugün de tartışıyor" diyerek 1950'lere gönderme yapıyor ve şöyle diyordu:
"Aslolan milletin iradesidir. Demokrasi varsa milli irade vardır.
Panelde konuşması merakla beklenen bir diğer isim ise torun Menderes'ti. Daha önce adı siyaset kulislerinde sıkça geçen genç Menderes, sima olarak ne kadar dedesine benzese de siyaseten hiç benzemiyordu. Hatta siyaset üstüne geldikçe o kaçıyordu. Birkaç kez siyasete girmesi istense de hiçbirine sıcak bakmadı. Paneldeki konuşması da bu tavrının bir yansımasıydı. Şöyle diyordu:
"Ben siyasetçi değilim. Tıp adamıyım. Panelist olarak bile konuşmak istemedim. Ama bu ismi gururla taşıyorum."
Bu tespiti yapan torun Menderes, çocukluğuna ilişkin anılarını da şöyle anlattı:
"İlk erkek torun bendim. Beni görenler boynuma sarılıp ağlıyordu. Bir anlam veremiyordum. Sonra öğrendim. Tabii ters bakanlar da oldu. Bence Adnan Menderes, bu ülke için yaptıklarıyla en az tanınan siyasetçi. Birçok havaalanına, üniversiteye adı verildi. Mezarı taşındı. Benim hayatımın en önemli kırılma anıydı o taşınma. Bir tür özür dileme süreci yaşandı. Ama Menderes, daha çok siyasi simge olarak trajik sonuyla biliniyor. Bu nedenle de siyasi istismara uğrayan en önemli isimlerden biri. Bu tür paneller yapılmasını olumlu buluyorum."