İstanbul, önce Doğu Roma İmparatorluğu'na başkentlik etti. Ardından tam 600 yıl boyunca Osmanlı İmparatorluğu'nun "payitahtı" oldu.
Peki bu imparatorluklara başkentlik eden İstanbul'un merkezi neresi?
Bugün, gündüz nüfusu 3 milyona yaklaşan, geceleri sadece 50 bin kişinin yaşadığı Eminönü.
Dün imparatorlara, padişahlara ev sahipliği yapan Eminönü, son 50 yılda işportacıların, ayakkabıcıların, tekstilcilerin, altın işleyicilerin ve bekar evlerinde kalanların mekanı oldu.
Yerleşik yaşayanların çoğunu Anadolu'dan yeni gelen aileler oluşturuyor. Bakımsız, ilgisiz ve kendi geçmişiyle uyuşmayan bir yer durumunda adeta Eminönü.
Oysa İstanbul denildiğinde asıl kastedilen orası. İnsanlık tarihinin önemli eserlerinin birçoğu orda.
Ayasofya, Topkapı Sarayı, Süleymaniye ve Sultanahmet camileri orada.
Dünyanın ilk alışveriş merkezi Kapalıçarşı, Yerebatan ve Binbirdirek Sarnıcı orada.
Türkiye'nin en önemli eğitim kurumu İstanbul Üniversitesi, bu coğrafyanın en ünlü mimarı Mimar Sinan'ın imza attığı eserler orada. Dahası dünyanın merkezi "Milion Taşı" orada.
Ama oranın hali ne yazık ki bizim elimizde perişan durumda. Nüfusa göre kaynak aktarıldığı için de yerel yönetimlerin birinin gidip, ötekinin gelmesi hiçbir şeyi değiştirmiyor.
Merkezi yönetimler ise intikam alırcasına bu imparatorluk merkezini uzun yıllar görmezlikten geldi. Eğer, İstanbul bir dünya kentiyse ve Avrupa'nın Kültür Başkenti olacaksa ilk neşter aslında buraya atılmalı.
Çok geç kalındı. Ve neredeyse "Tarihi Yarımada"nın kalbi durma noktasına geldi.
Şimdi Eminönü Belediyesi nihayet bu gerçeği fark etti. Ve ilk kez 1. Uluslararası Eminönü Sempozyumu yapıyor.
Bugün başlayacak sempozyum gerçekten önemli bir adım. Danışmanlığını Topkapı Sarayı Müdürü tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın yaptığı sempozyumda Eminönü bütün yönleriyle otopsi masasına yatırılacak.
Geçtiğimiz hafta sempozyumla ilgili bir basın toplantısı vardı. Eminönü Belediye Başkanı Nevzat Er, Prof. Dr. İlber Ortaylı ve modacı Faruk Saraç sempozyuma ilişkin ayrıntılı bilgi verdiler. En ilgincini ise Prof. Dr. İlber Ortaylı söyledi.
"Eminönü Sempozyumu'na katılmaları için başvurduğumuz tüm yabancı uzmanların katılmak istemeleri beni şaşırttı."
Ortaylı, şaşırmıştı ama asıl şaşırması gereken bizlerdik. Çünkü, onlar Eminönü'nün ne demek olduğunu biliyor.
Peki ya biz biliyor muyuz?
Bilmediğimiz, Eminönü'nün bugünkü halinden belli değil mi?