Önceki gün yapılan İstanbul Bakırköy AK Parti İlçe Kongresi'nde liste kavgasına değinmiş ve çıkan gerginlik nedeniyle kongrenin ertelendiğini yazmıştık.
Ayrıca kongreyi böyle sonuçlandıran AK Parti İstanbul yönetiminin 'politbüro' yani 'tek parti' anlayışını ve 'parti içi demokrasi' nin ayaklar altına alındığını vurgulamıştık.
Meğer az yazmışız. Arayan onlarca AK Partili, il yönetiminin seçimlere sadece 'müdahale' etmediğini aynı zamanda ciddi siyasi oyunlar oynandığını söylüyordu.
Yani Bakırköy İlçe Kongresi salonunda yaşananların aslında birer oyun, delegelerin hatta bir kısım yöneticilerin ise figüran olduğu ileri sürülüyordu.
Bir partili inanılması güç bir iddiayı şöyle anlatıyor: "Yazılarınızı ilgi ile takip ediyor ve işin içinde olan bir teşkilat mensubu olarak size hak veriyor fakat eksik buluyorum. Öncelikle kongre güvenlik nedeniyle iptal edilmedi. Olay tamamiyle aylardır Emine Nalbantoğlu isminde ısrar eden Hayati Yazıcı'nın bir komplosu ile tatil edildi."
Bu kadarı da olmaz dedirtecek bir iddia.
Ama olayların akışına, çıkan sonuca bakıldığında karşımıza klasik siyasetin hiç de yabancısı olmadığı bir 'Bizans Oyunu' ya da adı geçenlerin siyasi yaklaşımlarına yakışan bir 'Osmanlı Oyunu' çıkıyor.
Çünkü her şey önceden planlanmış. Aynı AK Partili 'ince planı' bakın nasıl anlatıyor: "Öncelikle divan başkanı bir gün önce il gençlik kolları başkanı Ömer Faruk Kalaycı olacak diye duyurulmuştu. Son anda Osman Köksal olarak değiştirildi.
Ne oldu biliyor musunuz? Divan, süreleri ısrarla uzun tutarak oylama süresini uzattı. Böylece delegeler gerildi. Saat 16.30'a gelindiğinde saat 18.00'deki düğün bahane edilerek kongre iptal edildi."
Şimdi asıl soruya gelelim.
Kongre iptal edildiğine göre yenisi ne zaman yapılacak?
İşin bamteli burada. Denilen o ki yeni kongre yapılmayacak.
Peki neden?
Çünkü iddiaya göre kongrenin böyle sonuçlanması planlanmış. Bu iddiaya AK Parti yönetimi nasıl cevap verecek bilmiyorum ama bir başka AK Partili şöyle devam ediyor:
"Bu operasyonla kongre geciktirildi ve Emine Nalbantoğlu'nun göreve devam etmesini sağladı. Oysa ki kongre esnasında genel kurul, yönetimi ibra etmiş ve ilçe yönetiminin geçerliliği bitmişti. Şu anda Emine Nalbantoğlu göreve devam ediyor ama bu yasal değil. Nerede AK Parti'nin adaleti?"
Etme bulma dünyası
Ortaya çıkan manzara çarpıcı değil mi? Şimdi kulislerde, Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı'nın kongre salonuna gönderdiği Osman Köksal ve diğer divan üyeleri vasıtasıyla yaptığı operasyon konuşuluyor.
Bu operasyonun sonucunda bırakın başka adayları, il başkanı Mehmet Müezzinoğlu'nun aile dostu Cihan Kilerci'nin (il yönetim kurulu üyesi) baldızı Pelin Şahin'nin de (ki oda il yönetim kurulu üyesi) ekarte edildiği ortaya çıkıyor.
Tam oyun içinde oyun...
Denilen şu; herkes kendi adına bir oyun oynadı. İl başkanı Müezzinoğlu, yardımcısı Nurettin Nebati'ye yol vererek Mahmut Gürcan'ı aday göstermesini sağladı ve siyaseten zayıf düşürdü.
Ama etme bulma dünyası aynı şey kendi başına geldi.
Bu gelişmeler üzerine Emine Nalbantoğlu'nu aradım ve göreve devam edip etmediğini sordum. Nalbantoğlu'nun cevabı netti: "Genel Başkan Yardımcımız Hayati Yazıcı ile görüştüm. Göreve devam etmem gerektiğini söyledi. Ben de devam ediyorum. Merkez Yürütme Kurulu karar verene kadar da görevimin başındayım." İşte size AK Parti usulü 'Parti içi demokrasi.'