Bayramın ikinci günü, DYP İstanbul İl Merkezi'nde bayramlaşma töreni vardı. Biz önceden gidip, İstanbul'da zorlanan DYP'nin nabzını tutmaya çalıştık. DYP'de ciddi bir hareketlenme var. Ortada iktidar olabilme ihtimalinin görülmediği bir dönemde insanları DYP'ye çeken neydi? Genç bir DYP'liye soruyoruz. Cevabı kısa: "Biz zorlama değil gerçek merkez partisiyiz."
İstanbul İl Merkezi giderek kalabalıklaşıyor. Bir süre sonra da Genel Başkan Mehmet Ağar geliyor. Alkışlar arasında kürsüye çıkan
Ağar'ın akıcı konuşması sık sık 'Başbakan Ağar' sözleriyle kesiliyor. Sonra bayramlaşma seremonisi başlıyor. Bayramlaşmada DYP'nin ağır topları milletvekili Dursun Akdemir, Nüzhet Kandemir, Hayri Kozakçıoğlu, Celal Adan, İl Başkanı Faik İçmeli de hazır bulunuyor.
Partililer coşkulu... Bu coşkunun bir nedeni de son günlerin gündemi; DYP-ANAP birleşme görüşmeleri. Partililerle bu konuyu da konuşuyoruz. Çoğunluk bu gelişmeye sıcak bakıyor. Ancak, "Bu iş olmaz" diyenler de bir hayli fazla. Gerekçeleri de hazır: "Mesut Yılmaz varken bu iş zor olur."
DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, bayramlaşmanın ardından il başkanının odasına geçiyor ve tecrübeli partililerle bir araya geliyor. Tam bu sırada DP döneminden gelen yaşlı bir partili ayağa kalkıyor ve şöyle diyor: "Sayın genel başkanım, şu birleşme işine siz sahip çıkın. Bu işi bitirin." Mehmet Ağar önce çevresine bakıyor, "Gazeteci var mı?" diye soruyor. Eski İstanbul Gençlik ve Spor İl Müdürü Vedat Bayram, "Var" diyerek bizi gösteriyor. Ağar, tebessümle şunları söylüyor: "Birleşme konusunda yapacak bir şeyimiz yok. ANAP'ın kendi içinde sıkıntıları var. Makul ve olumlu yol için sabırlı olmak, bazen siyasette konuşmamak, konuşmaktan daha faydalı."
Açıklama böyle ama Ağar'ın "Gazeteci var mı?' sorusu, açıklamanın içeriğini ne kadar değiştirdi, doğrusu aklımıza takılmadı değil.
Bu konuşmalar "Açılın misafirimiz var" sözleriyle kesintiye uğruyor ve devreye İbrahim Tatlıses giriyor. Tatlıses gündemde başka nedenle de bulunsa biz politikayla ilişkisini soruyoruz. İşte cevabı: "Biz buradayız."
