İstanbul, tarihi yarımadasını çirkinliklerden temizleyip, dünyaya sunamamanın bedelini ağır ödüyor. Uygarlıklar kenti İstanbul'un tarihi zenginliği, onlarca yıldır talan edilerek, çarpık yapılaşmayla örtülerek adeta silinmek istendi. Kendimizin sahip çıkamadığı bu bölgeye, UNESCO sahip çıktı. Ancak onların uyarıları bile bir işe yaramadı. Biz bu acı gerçeğin değişmesini beklerken, değişimi yapacak olan İstanbul yönetimi, hiç akla gelmeyecek işlere izin veriyor. İstanbul Aksaray'da tarihi Valide Sultan Camii bölgenin en görkemli eseri... 2. Mahmut'un eşi Pertevniyal Valide Sultan'ın bütün mal varlığını harcayarak yaptırdığı bu eser, zaman zaman reklam panolarına kurban ediliyor.
Mimar Şahap Gür, bu manzaradan duyduğu rahatsızlığını bize iletince, gidip yerinde gördük. Gerçekten de rahatsız edici ve çirkin bir manzara.
Cola Turka'nın koca reklam panosu öyle bir yerleştirilmiş ki Yenikapı'dan bakınca Valide Sultan Camii neredeyse görünmüyor. Aynı şey iki yıl önce de bir süt reklamı için yapılmış ve basının tepkisiyle kaldırılmıştı.
Şimdi bu yeni çirkinliği kime şikayet edelim? İstanbul yönetimi ikinci kez izin verdiğine, reklam firması da yaptığına göre, umursamadıkları anlaşılıyor.
Geriye bu ürünün sahibi kalıyor. O konuda da sözü işin uzmanlarına, Ali Saydam ve Ali Atıf Bir'e bırakıyorum. İstanbul markasını kirleten bir ürünün böyle çirkin bir reklam panosuyla hedef kitlesine ulaşması mümkün mü? Tarihi mekanları kirleten, gizleyen böyle reklam panosu yapmak nasıl bir aklın ürünüdür?