Soruyorlar: "Son olaylar AK Parti'yi nasıl etkiledi?"
Kendi ifadesiyle, "AKP eriyor. Yüzde 35'e düştüğüne ilişkin anketler var" diyor.
Peki, "Sizin oylarınız ne durumda?" denildiğinde, "Biz bir çalışma yaptırmadık" cevabıyla sıyrılmaya çalışıyor. Sonra araştırdığınızda oylarının ancak yüzde 30'u bulduğu ortaya çıkıyor!
Zaten mesele de burada başlıyor.
Çünkü konu, "siyasi polemik" malzemesi olmaktan çoktan çıktı, "devletin bekasına" odaklandı!
***
İktidar partisinin içeriden ve dışarıdan yoğun taarruz altında olduğu, imajının yara aldığı, kamuoyu sorgulamasının arttığı bir dönemde dahi; tüm gayretlere, zorlama ittifaklara, eklektik adaylara rağmen ana muhalefet partisinin yüzde 30 barajını aşamadığı gerçeği yaman çelişki değil mi?
Acaba neden?
Aslında nedenleri belli:
Millet, sandık dışı enstrümanlarla hükümet değişimi istemiyor. Ama
"özeleştiri" bekliyor.
Yapay siyasi birlikteliklerden hayırlı sonuç çıkmayacağını biliyor.
Tayyip Erdoğan'ın
"evet" demediği taleplere, kimlerin hangi gerekçe ile
"yeşil ışık yaktığını" öngörüyor!