Türkiye'nin en iyi haber sitesi
OKAN MÜDERRİSOĞLU

Kol kırılır, yen içinde kalır

Özel yetkili savcılık diyor ki "Olay, bildiğiniz gibi değil. Bazı istihbaratçılar, amirlerinin emrini ve yasal sınırları aşmış. 'Terör örgütünü çözeceğim' derken örgütle birlikte hareket etmeye başlamış. Bırakın onları sorgulayalım!"
Ankara diyor ki "Siz, büyük resmi bilmiyorsunuz. Gizlilik sınırları içinde süren devlet görevi söz konusu. En azından müsteşarı bu kapsama alamazsınız!"
Savcılık diyor ki "İstihbarat teşkilatının içinde eksen kayması var."
Ankara diyor ki "Bu vahim bir iddia. Eğer öyle ise bile devlet sessizce iç ayıklamasını yapar!"
Tabii kritik soru şu: "MİT yöneticileri, PKK-KCK yapılanmasına sızan ajanlarının ne yaptığından gerçek anlamda haberdar mı? Onlara rağmen gelişen şüpheli ilişkiler, hukuka aykırı faaliyetler mevcut mu?" Neresinden bakılırsa bakılsın, "Devlet krizi"olarak nitelendirilebilecek bir süreci yaşıyoruz. Devletin varlığını emanet ettiğimiz görevlilerin, devlete karşı tehdide dönüştüğünü düşünemiyoruz. Bu ihtimal dahi bizi dehşete düşürmeye yetiyor.

***

Şimdilik, MİT Kanunu zemininde çözüleceği görülen güncel krizin, siyasi kulislere yansıyan üç ayrı yönü ile devam edelim:
1- "MİT Müsteşarı Hakan Fidan görevi bırakır mı?" Fidan'ın, "Bu iş, devletin itibarını ve hükümeti yıpratmaya dönüşüyor. Görevden affımı isteyebilirim" mesajı verdiği konuşuluyor. Kuşkusuz bu, "sorumlu devlet adamı" duruşudur. Ama gelinen aşamada hükümeti rahatlatmayacağı gibi krizi derinleştirip, siyasallaştırabilir. Lakin Fidan, bundan sonra, MİT bünyesine yönelik yapısal müdahalesini erteleyemez.
2- "MİT eski Müsteşarı Emre Taner, hükümet nezdinde güven kaybetmiş miydi?" Maalesef bu sorunun yanıtı, "Evet!" Özellikle KCK konusunda yanlış yönlendirildiklerini, Habur'da tuzağa düşürüldüklerini savunan bakanların sayısı azımsanacak gibi değil.
3- "İstanbul'daki KCK soruşturması, 'Emniyet-MİT' çekişmesine mi dönüştü?"Ankara'da bu sorunun da yanıtı "Evet!""Güven sorunu"yaşayan iki kurumdan Savcılık-Emniyet kanadındaki "usul özensizliği"eleştirilmeklebirlikte, o iddiaların peşinin bırakılmayacağını da söyleyebiliriz. Yani, MİT Müsteşarı'nın, "özel temsilci" sıfatıyla gerçekleştirdiği görüşmeler "devlet görevi" kapsamında kalacak. Buna karşın, PKK-KCK terörüne dönük istihbarat çalışmalarındaki karanlık noktaların aydınlatılması çabası hız kesmeyecek. Muhtemelen, "Uludere'deki tuzaklama tespitinin"MİT'teki boyutları da bir başka gözle araştırılacak.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA