Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), Finansbank'ın yüzde 46 hissesine 2.7 milyar dolar vererek talip olan Yunan Ulusal Bankası'nın (NBG) başvurusunu uygun buldu. BDDK onayı öncesinde klasör klasör evrak, devletin istihbarat birimlerince incelendi. Özellikle kilise ortaklığı iddiası, titizlikle değerlendirildi. Devlet, "Banka sahibi olmayan engel bir durum görülmediği" sonucuna vardı. Tabi BDDK'nın vize vermesi, işin bittiği anlamına gelmiyor. Şimdi gözler, Sermaye Piyasası Kurulu'nda (SPK). SPK'ya, küçük yatırımcılardan çok sayıda dilekçe geldi. Finansbank'ın, yurtdışı iştiraklerinin satış sürecindeki gerçek durumunun belirsiz olduğu ve tasarruf sahibinin zarara uğratıldığı öne sürüldü. Şimdi SPK, halka açık şirket yönüyle Finansbank'a bakacak. Bunlar, işin öngörülebilen bürokratik süreçleri. Ama perde arkasında ne tür değerlendirmeler yapıldığı hala merak konusu.
GİZLİ KALAN GÖRÜŞME
NBG Yönetim Kurulu Başkanı Takis Arapoğlu'nun, mayısta BDDK yönetimi ile yaptığı ön görüşmede, siyasi alana da uzanıldığı ortaya çıkıyor. Finansbank operasyonunun geleceğini de düşünen BDDK yetkilileri, Arapoğlu'na çarpıcı sorular yöneltiyor. BDDK kurmayları, ikili ilişkilerdeki pürüzlerin mali yansıması olasılığına dikkat çekiyor. Ve can alıcı soru geliyor: "Yarın Finansbank'ı alırsanız, Türk-Yunan ilişkileri krize girerse, Ege'de it dalaşı yaşanırsa bankanın mali bünyesini olumsuz etkilemez mi? Örneğin, Türk vatandaşları tepki olarak bankadan mevduatını çekse ne yaparsınız?" Arapoğlu ise bugün tüm detaylarını anımsamadığı bu soruya, "Her türlü duruma hazırlıklıyız. Türkiye'de bulunmakta kararlıyız. Bu ülkeye inanıyoruz" yanıtını veriyor.